Benim sözüm iktidar vekillerine olsa da, konu tüm vekilleri ilgilendirdiği için 600 vekilin tamamı üzerine alabilir. Çünkü ben bu yazıyı vekil olarak değil, asıl olarak yazıyorum. 267 iktidar vekillerine yazsam da...

Hani bizim eskilerimizin bir sözü vardır ya; "Kızım sana söylüyorum, gelinim sen de duy" diye. Sizler bu milletin vekillerisiniz. Sizler asıl değil, vekilsiniz. Sadece vekil... Millet sizi siz olduğunuz için değil, daha çok liderini sevdiği için seçiyor, vekil tayin ediyor. Yani sizler bu teveccühü genel olarak reisten aldığınız güçle sağlıyorsunuz. Yani demem o ki; gücünüzü reisten alıyorsunuz. Reis ise gücünü önce haktan sonra da halktan alıyor. Yani asıl olan milletin ta kendisinden alıyor. Bu sebeple millete sakın ha! Tepeden bakmayın. Asıl değil, vekil olduğunuzu asla unutmayın. Vekillik ulaşılmaz bir makam değil. Ne istersem onu yaparım, bana engel yok, ben dokunulmazım diye düşünmeyin. Dokunulmazlığınız yasalar çerçevesinde asıllar sizi vekil tayin ettiğinde geçerli. Asıllar vakti geldiğinde sandıkta o dokunulmazlık kalkanınızı sizden alır...

Oturduğunuz ceylan derisi koltuklarda klimalı lüks, hatta ultra lüks makam arabalarınızda hem emekli hem de vekil olanların 230 bin lira olan maaşlarını diğer vekillerin 110 bin lira olan maaşlarını sizlere, sizleri oraya vekil tayin edenler veriyor. Yani asıl olanlar veriyor, milletin ta kendisi veriyor. Ana Vatan sözünün hakkını sonuna kadar veren bu aziz millet tabiri caizse yemiyor yediriyor, içmiyor içiriyor, giymiyor giydiriyor, gezmiyor gezdiriyor. Yani bulunduğunuz o makamlarda sizler asıl değil, vekil olarak oturuyorsunuz. Sakın! Bu lüks, hatta ultra lüks hayatınız sizin sadece bir vekil olduğunuzu unutturmasın. Vekilliğin sorumluluğu, vebali çok. Attığınız her adımın, aldığınız her nefesin hesabını önce hakka sonra halka vereceğinizi unutmayın.

Bu milleti seçimden seçime değil, hergün hatırlayın. Bu memlekette zenginin köpeğinin içtiği sütü, fakirin çocuğu içemiyorsa işte bu adaletsizliğin hesabını önce hakka, sonra halka asla veremezsiniz. Kapalı kapılar ardında yaptığınız her çalışmayı, her kararı kalbinizden dilinize gelmeden bir bilen var. Her şeyi duyan bilen size şah damarınızdan yakın Allah cc var. O sebeple aldığınız, alacağınız kararlar toplumun tüm kesimine eşit ve hakkaniyet ölçüsünde olsun. Yoksa bugün olan dokunulmazlık zırhınız yarın seçim gününde kalkar. Bu millet size sandıkta öyle bir dokunur ki; tüm o şaşalı yaşamınız son bulur, sade bir vatandaş oluverirsiniz.

Hele hele hakkın huzuruna vardığınız da, dokunuzmazlığınız hiç kalmaz. Çünkü, orada hakimin kendisi şahit. Son bir hatırlatma yapayım size. Haramın azabı var, helâlin hesabı var. Vekiller, vekil olduğunuzu, birgün mutlaka halka ve hakka hesap vereceğinizi unutmayın...

Ben ortaya koydum, görevini önce hak için, sonra halk için yapanlar kendisini zaten biliyordur. Sayıları nedir, kimlerdir, bizler niyet okuyucu değiliz. Herkes kalbini kendisi bilir. Bir de her canlının kalbini rabbim bilir. Ben tüm vekiller diyeyim, üstüne alan alsın.

Saygılarımla.

Yalçın Kaynak