Avrupa, Dünya ve Olimpiyat Şampiyonu milli gururumuz her nekadar Olimpiyat Şampiyonluğu zirve olsa da, dünya onu 1994'te İstanbul'da gerçekleştirilen Dünya Güreş Şampiyonası finalinde galibiyeti sonrası anlık refleks ile tüm dünyanın gözleri önünde rakibi ABD'li Bruce Baumgartner'in sırtında verdiği şampiyonluk pozu ile hafızalara kazımıştır.

Bu poz her ne kadar hafızalarda yer alsa da, eminim ki; benim ve benim gibi birçok güreş severin hafızasında Cihan Şampiyonumuzun yabancı basının sorusuna verdiği o müthiş cevap yer almış ve bir şampiyonun tam da Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, "Ben sporcunun zeki, çevik aynı zaman da ahlaklısını severim" sözlerinin tamamını üzerinde mevcut olduğu tescillenmiş.

Dünya Şampiyonasında rakibini hızlı, zeki ve çevik oyunlarla yenmiş ve kendisine yöneltilen soruya da, rakibinin üzerinde verdiğin bu poz yanlış değil mi ve Cihan Şampiyonundan zeki ve ibret verici o müthiş cevap geliyor: "60 yıldır siz bizim sırtımız da durdunuz. Ben birkaç saniye sizin sporcunuzun sırtında durdum zorunuza mı gitti"

Sen nasıl bir yiğitsin? Bu nasıl zekice kısa ve öz bir cevap. Bu nasıl bir güç, nasıl bir hırs, nasıl bir hedefe odaklanma, nasıl bir milli duruş. Birkaç saniyede 60 yılın bedelini ödetmek. Soruya soru ile cevap verirken bile, birkaç kelimede 60-70 yıldır yapılan yanlışı bir tokat gibi yüzlerine çarpmak her yiğidin harcı değil...

Rabbim sana sağlık, sıhhat versin. Eli gönlü bol, büyüdükçe küçülen, küçüldükçe Türk milletinin gönlünde devleşen koca yiğit, vefakâr cefakâr insan. O Cihan Şampiyonu daha çok da insanların gönlünün şampiyonu. Onu her yerde görebilirsiniz. Eski ustalarının evinde, hastanede ziyaret ederken, ebedi aleme iltihak eden ustalarının çıraklarının cenaze törenlerinde, en mutlu günlerinde, cemiyetlerinde, geleceğin şampiyonlarını teşvik etmek için bir ilk okulda, bugünün minikleri yarının gelecekleri gelecek şampiyonlarımızın arasında, bir lisede bir üniversitede, bilgi birikim tecrübelerini şampiyonluğa giden yolun inceliklerini anlatırken. Ya da yeni neslin şampiyonlarını Avrupa, Dünya ve Olimpiyat Şampiyonalarına uğurlarken. Ya da bizzat onlarla onların yanında olup, sıcağı sıcağına aldıkları şampiyonluklarını terleri üzerlerinde kutlarken görebilirsiniz.

O vefakar, cefakar bir şampiyondur. Dünya'da yaşayan efsaneleri evlerinde, hastanelerde ziyaret ederken, ebedi aleme göçmüş adını tarihe yazdırmış büyüklerini, ustalarını, hocalarını da unutmaz ihmal etmez. Zaman zaman onları kabri başında ziyaret eder, hayır duasını eder. Sen her yönüyle örnek alınacak bir yiğitsin koca usta. Rabbim sana hayırlı, uzun ömürler versin inşallah...

Bu yazıyı neden yazdım? Ya da benim haddime mi? Böyle bir şampiyonu yazmak. Ülkem de ne yazarlar, çizerler, duayenler var. Şampiyona yakışır, içi dolu daha akademik, daha kalıcı yazılar yazacak. Belki de; vardır birçok yazı şampiyonumuz hakkında insan haddini sınırlarını bilmeli. Elbette; herkes en iyi bildiği işi yapmalı. Ben yazar falan değilim. Sadece Cihan Şampiyonumuzun yabancı basına verdiği o ders niteliğindeki cevabı beni çok etkiledi ve kalbimden geçeni kaleme, kelâma döktüm. Yazı da eksik ya da hatalı bir yer varsa şimdiden affola diyorum.

Saygılarımla...

Yalçın Kaynak / Sadece Güreş Programı Yorumcusu

Whatsapp Image 2024 07 27 At 16.07.16