Herkes haklısınız, doğru diyorsunuz, lâkin; bu adamla ters gitmeyin, bu adamın arkası çok sağlam, kendisi müthiş egolu çok da kinci diyorlar...

İyi de sonuçta hiç kimse bu dünyada kalıcı değil. Hak ve adalete dayanmayan hiç kimsenin sırtı sağlamda değildir, güvende değildir. Kimse yaşattığını yaşamadan gitmez bu fani dünyadan. Nitekim her saltanatın da bir sonu var.

Şimdi ben de diyorum ki; bu adamın değil arkası, önü, sağı, solu, dört bir etrafı sağlam olsa, hatta altı üstü dahi sağlam olsa, egosu gök yüzüne vursa ne yazar? O da fani herkes gibi. Niceleri geldi geçti onun gibi...

Yemin ederim, kim ne derse desin benim ne ona ne etrafındaki sırtlan sürüsüne zerre tamahım yoktur. Zerre korkum, endişem yoktur! Ateş olsalar cürümleri kadar yer yakarlar. Gün gelir güvendikleri ne varsa; onlar ile birlikte sınav olur, hesap verirler.

Şu durumda onlara baktığımda, bir damla bal içinde boğulan karınca hikâyesi canlanıyor gözümde. Doyumsuzluk insanın sonunu çok çabuk getirir. Zaman çok uzun değil, bu yazı bir kenarda dursun. Söz uçar yazı kalır. Ömrü olan bunların da sonunu görür. Her saltanatın bir sonu vardır! Ama bugün, ama yarın. Kim bilir? Belki de yarından da yakın.

Saygılarımla...

Yalçın Kaynak / Sadece Güreş Programı Yorumcusu