Belki klasik bir ifade olacak ama, hep deriz ya vefanın sadece İstanbul'da bir semt adı olduğunu...
Aynen de öyle maalesef vefa sadece İstanbul'da bir semt adıdır. Bunun ötesi de yoktur.
Çok iyi hatırlıyorum gençlik dönemimizde mahalleden birkaç arkadaşımla beraber yıllarca Hendekspor'un peşine gidip; aç susuz, yağmur çamur, demeden deplasmanlarda neler çektiğimizi.
Sonrasında başka spor branşlarında aktif rol oynamamızdan dolayı maçlara gidemesekte, gerek ilçemizin bir markası olan Hendekspor'u gerekse ilimizin lider markası Sakaryaspor'u her zaman takip ettik. Bu takibi Hendekspor Sakarya Atatürk Stadyumunda baraj maçında karşılaştığı Adapazarıspor'u 2-1 yenerek Bölgesel Amatör Lige (BAL) çıkınca seyirciliğin ötesinde basın olarak da saha içinden sürdürdük.
Bölgesel Lige çıkar çıkmaz ilk sene gitmediğimiz deplasman kalmadı. Baktık ki belirli bir gücümüz, kimliğimiz var o halde maçları kendi imkanlarımız dahilinde sosyal medya üzerinden tamamen amatör bir ruhla vermeye başladık. Zor şartlar altında oturulacak yeri olmayan dört tarafı kapalı kafes gibi tribünlerde tel örgülere tutunarak maç çekip anlattık. Seyirci ile birlikte her deplasmana gittik tıpkı eski günlerdeki gibi. Çok iyi tepkiler de aldık, özellikle takımımızda oynayan futbolcu kardeşlerimin ailelerinden ve maça gidemeyen Hendek'li hemşehrilerimizden...
Peki sonra ne oldu, sezon bitti averajla şampiyonluğu kaçırdık. Yerel seçimler oldu, mevcut Belediye Başkanı değişti. Başkan göreve başladı, Hendekspor'da kongre yapıldı, yönetim değişikliği oldu, yeni yönetim göreve başladı, yeni transferler teknik ekip falan derken yine şampiyon olamadık. Şampiyonluk başka bahara kaldı.
Tabi bu süreçte bizler de üzerimize düşeni yapmaya devam ettik. Başarıyı alkışladığımız gibi başarısızlığı da eleştirdik. Ama tabi bu yazılan çizilenlerden rahatsız olanlarda oldu. Çünkü sevilmek istiyorsan hep iyi olanı yazacaksın kural bu. Birilerinin tavuğuna kışt dedin mi kimsenin işine gelmez, senden kötüsü olmaz.
O günlerde yazdığım yazılardan dolayı bana karşı bir tavır içinde olduğunuz ve bu tavrı sürdürdüğünüz aşikar. Hiç önemli değil, balık bilmezse malik bilir hesabı ben Hendek için Hendek'li için Hendekspor'un her zaman arkasında olmaya devam edeceğim.
Hendekspor yönetimi 1-2 gün önce Hendek Belediyesi Bayraktepe Sosyal Tesislerinde Hendek'li basın mensuplarının da katıldığı bir toplantı düzenlendi. Toplantıya benim gibi Hendek'li olupta Hendek'li olmayan birçok basın mensubu arkadaşlarım davet edilmedi. Şunu üstüne basarak söylüyorum. Ben bu yazıyı davet edilmediğimden dolayı yazmadım, Hendekspor yönetiminde vefanın olmadığını ve vefayı sadece İstanbul'da bir semt adı olarak bildiklerini gördüğüm için yazdım.
Yarın; Belediye Başkanı değişir, yeni yönetimler gelir, Kulüp Başkanı değişir, herkes gider ama biz burada kalırız. Bu takımın gerçek sahibi tribündeki seyirci ve onu manşetlerine, köşelerine taşıyan gazetecilerdir.
'Vefalı insan; Birçok zararınızı görse de bir iyiliğinizi unutmaz. Nankör insan; Bir tek zararınızı görse bütün iyiliklerinizi unutur.'