Ulan Ata sporumuz güreş; Yar mısın? Yara mısın? Bilemedim... Ne bıraktın bizi gidelim. Ne de yüzümüze güldün kalalım.

Nice insanları büyüttün, adam ettin, adam gibi görünenleri bile. Bize niye zulmettin? Ne zaman gitmeye karar verdik, birilerini bize engel ettin. Ya bırak bizi gidelim, ya da gölgende bize de bir yer ver. Biz de gölgelenelim!

İsyan değil bizimkisi. Haşa! Dürüst kalabilme savaşında yorulduk belki de. Bir imtihan, bir ceza, bir bedel ödeme belki de... Bizi üzen Ata sporumuz değil aslında. İçinde barındırdığı güven duyduklarımız; samimi, yakın saydıklarımız, birlikte yol aldığımızı zannettiklerimiz...

Bir gün gideceğiz elbet, Ata sporum, gen sporum. Ama bugün, ama yarın, durmadan, duraksamadan ve hatta arkamıza bile bakmadan.

Adımızı koymuş bir kere Yüce Yaradan "misafir" diye. Misafiriz şu yalan dünyada, gideceğiz elbet vakti geldiğinde, misafiri olduğumuz şu yalan dünyadan...

Ya siz, Ata sporumuzu babasının tapulu malı sayan kişiler; Siz bulunduğunuz yerlere dünyaya kazık mı çaktınız? Siz gitmeyecek misiniz? Kim bilir, belki de bizden çok daha önce gideceksiniz bu diyardan... Unutmayın! Geride yaşadığınız ve yaşattıklarınız kalacak. Kim bilir, kimler sizleri nasıl anacak?

Saygılarımla...

Yalçın Kaynak / Sadece Güreş Programı Yorumcusu

Whatsapp Image 2025 01 29 At 14.46.07