Son günlerde Sakarya olarak zor günler geçiriyoruz. Şehrimiz, ticareti, sanayisi, tarımı, ekolojik unsurları ve hatta bulunduğu özel konumundan dolayı her zaman algı operasyonlarının odağında olmuştur. Sakarya, yürüttüğü faaliyetler ve yaptığı projeler anlamında farklı alanlarda, farklı sektörlerde bir ilerleyiş kat etmiştir. Bu başarı, şehrimizin bir kültür mozaiği içinde yaşamasının ve dayanışmacı toplum düzeninin unsurudur.
Ülkemizin kötülüğünü isteyenlerin, bu düşüncelerini Sakarya gibi vatan, millet sevgisi, birlik ve beraberlik duygularının hassas olduğu bir şehir üzerinden yapmaya çalışmalarına şaşılmamalıdır. Kurtuluş Savaşı yıllarında; Ali Fuat Cebesoy, Hasan Cavit Bey, Sırrı Bey, Çerkez Sat Bey, Metozade Hüseyin Bey, Koçzade Mahmut Bey, Abdurrahman Bey, Kaymakam Tahir Bey, Cevat Bey, Kazım Kaptan, Halt Molla ve İpsiz Recep gibi vatanseverler cephede yöremizi temsil ettiği unutulmamalıdır. Yine aynı şekilde Sakarya'da 40'tan fazla milletin kozmopolit bir yapıda yaşaması önemli bir örnektir.Bu kozmopolit yapıdan nemalanmak isteyen zihniyetler, şehrimize, vatandaşlarımıza, kurumlarımıza hakaret içeren ithamlarla saldırmaktadır.
Bizim üzerimize düşen hangi milletten olursak olalım Sakaryalı kimliğimize sahip çıkmak ve bu kimliğe yapılan saldırılara karşı hem kendimizi hem Sakarya'mızı korumaktır. SİMDER Başkanı Yahya Bakır; İmam Hatiplilere yönelik iftira ve mesnetsiz iddiaların sadece bu camiayı değil, Türkye'yi hedef aldığını dile getirmiştir. Bakır, '72 farklı milletin yaşadığı kardeşlik coğrafyası Sakarya'mızın bu ithamların da ötesinde zan altında bırakılması ve alenen suçlanması büyük bir haksızlıktır. Ayrışma ve kamplaşmayı körükleyenler bilmelidirler ki ülkemize yönelik kötü emel sahiplerinin değirmenine su taşımaktadır.' sözleriyle suç duyurusunda bulunup, şehrimize karşı yapılan bu çirkinliği kınadı.