Bir şehri şehir yapan nedir? Bu sorunun cevabını çok düşünmeye gerek yok aslında. Bazı şehirler vardır tıpkı bir insan gibi nefes aldığını, yaşadığını, anıları olduğunu hissettirir bize. Tarihi, doğası, topraklarında barındırdığı o ruh

Çanakkale'ye gidip görenlerden, 'Tüylerimiz diken diken oldu' sözlerini sıklıkla duymuşuzdur. Şehirdeki tarihi dokuyu iliklerine kadar yaşarlar ve bunun etkisi kolay kolay geçmez.

Sakarya da tarihiyle, doğasıyla nefes alan şehirlerimizden.

İsmini aldığı Frigyalılardan günümüze kadar birçok önemli olaya şahit olmuş ve medeniyetlere beşik olmuş güzel şehir Sakarya.

Sakar Dede gibi ermişler, Halit Molla gibi kahramanlar can bulmuş topraklarda.

Biriktirdiği değerlerini; yaşayan ruhuyla ve yemyeşil doğasıyla tamamlamış bu şehir.

Sapanca Gölü'nün dinginliği, Sakarya Nehri'nin Karadeniz'i sarmalaması, Acarlar Longozu'nun muhteşem doğası, Karasu'nun o uzun plajı ve daha nice güzellikler...

Tarihe olduğu kadar doğaya da hükmeden bir şehir Sakarya.

Sadece bu kadar da değil.

Islama köftesi, kabağı, ayvası, fındığı, zengin yöresel lezzetleri...

Peki, bu kadar zenginliği içerisinde barındıran bu şehir neden turizm şehri olamıyor? Neden bu güzide şehrin aldığı nefes hissedilemiyor?

Son dönemde Karasu Plajı'nda ve sonrasında Kocaali Plajı'nda yapılan düzenleme çalışmaları bu anlamda atılmış önemli adımlar.

Karasu, turizm potansiyeliyle adeta yıldız gibi parlayan bir ilçe. Türkiye'nin ikinci en büyük plajına ve mavi bayraklı sahillerine sahip.

Pek, kaç kişi tanıyor, kaç kişi biliyor?

Üstelik sadece bu kadar da değil!

Sakin Şehir unvanlı Taraklı'nın tarihi evleri, otantik sokakları; şehrin incisi Sapanca Gölü'nün eşsiz doğası, yemyeşil Karagöl Yaylası'nın üzerinde kıvrılan suları, Maden Deresi'nin hırçın şelalesi ve daha sayılamayacak onca güzellik.

Bu tarifsiz güzelliklerle dolu şehri görmek ve tanımak bence herkesin hakkı. Bu yüzden de şehrin nefesine can verecek adımlar atılmalı.

Her ne kadar bugüne değin geç kalınmış olsa da umudumuz da yok değil.

Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, Sakarya'nın turizm potansiyelinin farkında olan bir isim. Tanıtım çalışmalarıyla, fuarlarla, yazılı ve görsel materyallerle şehre değer katan çalışmalara imza atıyor.

Cennet Sakarya'yı herkesin tanıması için bu çalışmaları çok değerli buluyorum. Şimdiye kadar yeterince anlatılmayanlar anlatılmaya başlanmış, tarihi ve doğal güzellikler yavaş yavaş herkes tarafından tanınmaya başlanmış.

Böylesine güzel bir şehri tüm dünya tanımalı.

İnanıyorum ki Sakarya turizm şehrine dönüştükçe esnafı da halkı da kalkınacak. Turizmle beraber yeni iş kolları gelişecek ve gençlere istihdam olanakları doğacak.

Geçmişte yaşadığı acıların üstesinden gelmiş, ruhu olan bu şehir, artık potansiyelini açığa çıkartmak istiyor.

Büyükşehir Belediyemizin ve başkanımızın bu konudaki yeni adımlarını dört gözle bekliyor olacağız.

Artık bu şehrin nefesine ortak olma vakti.