Heidegger‘in bir sözü vardır, mealen der ki, “Bu gök kubbenin altında bilinmeyen bir şey yoktur. Gündeme getirilmesi gereken, konuşulması gereken ne varsa konuşulmuştur. Ama bugün benim burada, tam da şu anda aynı şeyleri konuşuyor olmam farklı değil midir?”

Dolayısıyla bugün farklı bir şeyi konuşmayacağız.

Hatta çok uzun bir süredir şehrin gündeminde olan bir meseleyi yeniden gündeme getireceğiz, konumuz: Adapazarı Şeker Fabrikası.

Kampanya döneminde Şeker Fabrikası’nın şehre yaydığı küspe kokusu dayanılamayacak seviyelere ulaşıyor.

Bu küspe kokusundan rahatsız olmayan herhalde kalmamıştır.

Haliyle bu konu herkesçe yeteri kadar gündeme getirildi. Ciddi bir kamuoyu oluşunca da Vali Hüseyin Avni Coş devreye girdi. Fabrikada koku sorununa son verilmesi adına gerekli cezai yaptırımlar uygulandı.

Bu yaptırımlara karşı Şeker Fabrikası yönetimi birkaç yıldır hep aynı şeyi söyledi: “Tamam, meraklanmayın, koku sorunu bu kampanya döneminde son bulacak, çünkü arıtma sistemini devreye alacağız”

Peki arpa boyu yol alınabildi mi?

Küspe kokusunu önleyecek 8 milyonluk arıtma tesisi için 2 yıldır gram mesafe alınmadı.

Küspe kokusunu koyun bir kenara…

Kampanya dönemlerinde traktörlerin fabrika önüne yığdıkları koca toprağa, çamura, kirliliğe, pisliğe engel olunamadı.

Haberlerde işlendiği üzere, “Adapazarı Şeker Fabrikasını 2 yıl önce satın alan Yıldız Holding, şehre yayılan küspe kokusunu engellemek için 8 milyon lira maliyetli arıtma tesisini yapmamakta ısrar ediyor.”

Resmen arıtmamak için direniyorlar!

Geldiğimiz nokta bu şekilde özetleniyor.

Akıllarda merak uyandıran mesele ise şu: Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker’in Sakarya’nın yaşadığı bu küspe kokusundan haberi var mı?

Her yıl kampanya döneminde fabrikalarının neden olduğu pis koku yüzünden Sakaryalı vatandaşların neler çektiğini biliyor mu?

Samimi olarak soruyorum, belki de haberi yoktur Murat Bey’in.

Fabrika ve Çark Mesire alanındaki o bölgede ikamet eden bir tanıdık yüz bulabilir ve kendilerine sorabilirler mi: ‘size bir zararı var mı fabrikanın?’ diye.

Bilmiyorum!

Ama şuna inanıyorum, Murat Ülker iş dünyamızın en önemli temsilcilerinden biri.

Bu toprakların kendisini bir yerlere getirdiği önemli bir iş adamı.

Estetik arayışları olan, sanatçı bir kişiliğe sahip olduğunu biliyoruz.

Hayata sanatın penceresinden bakan bir yönü var. Haberlerden okuyoruz bunları.

Tablolara milyarlar verdiğini, her zaman sanatçının yanında olduğunu duymayan yoktur herhalde?

Tüm bunları bildiğim için belki de haberi yoktur diyorum.

Bilmiyorum belki fazlasıyla iyi niyetliyimdir.

Estetik kaygıları olan, sanatla iç içe olan biri, ‘insan’ ve ürettiklerine dair saygısını içselleştirmiştir.

Haberi olsa bu sese kulak vereceğine dair bir inanç beslemediğimi söylesem yalan söylemiş olurum.

Fabrikaya bir çivi bile çakılmaması en çok bu fabrikayı ‘şehrin simgesi’ olarak gören Sakaryalılara zarar veriyor.

Bunu anlamanın zamanıdır!

Değer verdiğimiz kadar değer görmek hakkımız diye düşünüyoruz.

Lütfen artık bu sese kulak verilsin!

TWiTTER: @MAHİROGLU5454

MAİL: OMERMAHİROGLU5454@GMAİL.COM