Bildiğiniz gibi Başbakan Ahmet Davutoğlu geçtiğimiz günlerde teröre karşı 10 maddelik bir eylem planı açıkladı.

Hükümet cephesi içerisinde psikolojik unsur, ekonomik destek, kamu düzeninin inşası ve kapsamlı demokratik reform süreci gibi esasların yer aldığı kapsamlı bir yol haritası belirledi.

Konunun ayrıntılarına merak edenler internetten ulaşabilir. Haber bültenleri, gazeteler, köşeler bu konuya fazlasıyla değindiği için ayrıntılarına girmeye lüzum görmüyorum.

Dikkatinizi çekti mi bilmiyorum. Bu 10 maddelik yol haritasında mekânın ihyasına dönük bir ilke yer aldı. Ve açıkçası beni en çok heyecanlandıran da bu ilke oldu.

Bu maddenin özü şu: çatışmalarda zarar gören tüm tarihi şehirlerin yeni bir yasal çerçeveyle ihya edilecek olması.

Yine Başbakan’ın şu sözü bu ilkeyi adeta özetliyor: “Sur`u öyle bir inşa edeceğiz ki insanlık ihya olacak.”

Sizin de aklınıza geldi mi bilmiyorum. Elbette hükümetçe açıklanan bu mastır plan gibi kapsamlı olmayacaktır ama Sakarya’da ilçelerin mastır planları var mı dersiniz?

Kaymakamlar, ilçe belediye başkanları, diğer kamu görevlileri, STK’lar, millet ne âlemde? Yaşadıkları ilçelerinin 20-30 yıl sonra nasıl bir mahiyet kazanacaklarını düşünüyorlar? Ellerinde bir mastır plan var mı? Hazırlık var mı?

Her yer imara açılacaksa şayet… Yeşil alanlar nereye yapılacak? Veya yapılacak mı? Ya park ve sosyal alanlar? Sarp ve dikenli imar yolculuğunda yeşiliydi, parkıydı, sosyal alanıydı yok mu olacak?

Hadi şimdi can alıcı bir soru daha soralım: Yüksek katlı yapılarla ilgili nasıl bir yol izlenecek?

Bunu birkaç kez bu sütunlarda konuştuk. Büyükşehir Belediyesi tarafından tespiti yapılan deprem görmüş çok katlıların yıkılması konusu var biliyorsunuz. Ve ne yazık ki ilçeler bu konuda gram yol almış değiller. Ne bekleniyor hala anlamış değiliz oda ayrı.

İlçelerin mastır planlarında depremdi, çok katlıydı, aman Allah hazırlıktı, bunlar askıya çıktı mı? Çıkacak mı?

Nasıl bir şehirleşme öngörülüyor dersiniz? Ya ulaşım ne olacak? Çevre yatırımları nasıl bir özellik kazanacak? Bunlara şimdiden cevap aranıyor olmalı.

İlçeler yeniden imar edilecekse şayet… Nasıl bir estetik kaygı taşınacak? Yada taşınacak mı? Bu da merak konusu.

Ortada çevir Çin kazını yanmasın gibi bir anlayışın izlendiğini düşünmüyoruz tabi.

Ama basına yansıyan abuk sabuk şeylerden -bunlara haber denir mi emin değilim- ne bileyim huzursuz oluyor insan?

Yoksa diyor, Allah Allah diyor, mastır plan, hazırlık, gelecek tasavvuru falan kalıyoruz yani!

Özetle diyeceğim şudur:

Sana taş atana sen salep gönder gibi bir yaklaşım sadece ve sadece içlerimizi ısıtıyor inanın.

Ne yazık ki geleceğe dair öngörülerimizi güçlendirmiyor.

TWiTTER: @MAHİROGLU5454

MAİL: OMERMAHİROGLU5454@GMAİL.COM