Yerel siyasette, son yıllarda dikkat çeken isimlerin başında kim geliyor diye sorsak, herkesin hemfikir olduğu ilk üç isimden birisi hiç şüphesiz ki eski Aile ve Sosyal Politikalar (ASP) Bakan Yardımcısı Çiğdem Erdoğan Atabek olur.
“Sandık müşahidi” olarak siyasete giren Atabek, “il kadın kolları başkanlığı” ardından “30 yaşında MKYK Üyesi” ve “32 yaşında da Aile ve Sosyal Politikalar Bakan Yardımcısı” oldu.
Siyasetle hızla yükselen Atabek öte yandan “akademik kariyerini de” devam ettirdi.
Kısa sürede yerel ve genel siyasette ciddi kariyer yapan Atabek’in 7 Haziran Genel Seçimleri öncesi aday gösterilmesine kesin gözüyle bakılıyordu.
İl Kongresinde bazı kesimlerin il teşkilatı dışında bırakılması, aday adaylığı sürecinde yine Atabek’in bazı isimlerin milletvekilliği adaylığını engellemeye çalıştığı algısı AK Parti Sakarya Teşkilatı içinde Atabek’e “karşı bir blok” oluşmasına neden oldu.
Atabek’e karşı oluşan bloku, “temayül yoklamalarında” net bir şekilde gördük.
Atabek’e karşı oluşan blokta, en önemli etken hiç şüphesiz ki Atabek’in çevresi ve kadrosu oldu.
Atabek’in kadrosu, O’nun “işini kolaylaştırmak” ve “önünü açmak” yerine engel görevi yaptılar.
Aday adaylığı sürecine kadar her şeyi doğru ve yerinde yapan, il ve ilçe teşkilatlarının kısaca bütün AK Partililerin ablası olan Atabek, aday adaylığı sonrası ise bir çok hata yaptı.
Bu hatalar başarılı siyasetçinin milletvekilliğine mani oldu.
Atabek, 1 Kasım Erken Seçimleri’nde aday adayı olarak önemli bir “siyasi risk” aldı.
ASPB Bakan Yardımcılığına devam etmesi halinde olası bir AK Parti iktidarında Atabek uzun yıllar bu görevde kalabilirdi.
Atabek, bakan yardımcılığı kariyeri yerine siyaseti tercih etti.
Bence de doğru olanı yaptı.
Atabek, siyasi kariyerine MKYK Üyesi olarak devam etmesi halinde aktif siyasetin içinde olacaktı.
Muhtemelen de bu gün milletvekiliydi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu’nun Atabek’e “sempati” ile baktığını biliyoruz.
Atabek’in milletvekilliği adaylığında en büyük destekçilerinden birisi de eski ASP Bakan’ı Ayşenur İslam.
İslam’ın aday olmamasının sebeplerinden birisi de Atabek’in önünü açmak.
İslam, genç siyasetçi Atabek’e çok inanan bir isim.
Bütün siyasi kariyerini, gücünü ve çevresini Atabek’in aday gösterilmesi için seferber etmiş durumda.
Atabek’in aday gösterilmesi ve milletvekili seçilmesi halinde önümüzde ki yerel seçimlerde kadın adayların önünün açılacağını bilen kadın kolları da Atabek’in adaylığını destekliyorlar.
Siyasette ve ASPB’de ki “başarısı”, “hırsı” ve “kadın kollarına verdiği karakterle” Atabek’in siyasete devam etmesi Türk siyaseti ve yerel siyasetimiz için bir kazanım olacaktır.
Atabek’in milletvekili adayı gösterilmesi, 1 Kasım Seçimleri’nde AK Parti’ye büyük bir güç katacaktır.
Atabek “çalışkanlığı”, “hırsı” ve “ezber bozan” siyaseti ile AK Parti’ye oy getirecek bir isimdir.
Atabek, milletvekili seçilmesi halinde yerel ve genel siyasi yaşamımız güçlü bir “siyasi aktör” kazanacaktır.
Sakarya’ya, MKYK Üyeliği ve bakan yardımcılığı döneminde kazandırdığı hizmetler, O’nun gelecekte Sakarya’ya vereceği hizmetlerin ipucunu veriyor.
O’nun daha birçok başarısına tanıklık edeceğimize eminim.
Yolu açık olsun…
HACIEYÜPOĞLU ARTIK SİYASİ BİR AKTÖR
AK Parti’den 6. sırada milletvekili adayı gösterilen Recep Hacıeyüpoğlu, 7 Haziran Genel Seçimleri’nde en çok “öne çıkan” isimlerden birisiydi.
Milletvekili Ali İnci ile birlikte “en çok çalışan” isim bence Hacıeyüpoğlu’ydu.
İnci gibi o’da AK Parti’nin Sakarya’da ki “askeri” oldu.
AK Parti Sakarya’da uzun bir dönemdir görülen “halk kitleri ile diyalog kurma eksikliğini” büyük ölçüde o giderdi.
Halkla diyalogu kadar hukuk ve spor camialarından da partisine oy getirdi.
Ayrıca uzun yıllar Mazlum-Der başkanlığı yapan Hacıeyüpoğlu muhafazakâr camiadan da AK Parti’ye oy kazandırdı.
Milletvekilliği adaylığı ile “aktivist”, hukukçu” ve “yönetici kimliğine” “siyasetçi kimliği de” ekledi.
Hacıeyüpoğlu’nun 1 Kasım Erken Seçimleri’nde aday gösterilmesi, AK Parti için büyük bir kazanç olur.
Siyasette tecrübe kazanan Hacıeyüpoğlu, partisine 7 Haziran Seçimlerine oranla daha çok oy kazandırır.
7 Haziran Genel Seçimleri sürecinde en çok çalışan isimlerden biri olan Hacıeyüpoğlu mutlaka 1 Kasım Seçimleri’nde de aday listesinde yer almalı.
“Çalışkanlığı ödüllendirilmeli.”
Hacıeyüpoğlu, İnci ile birlikte daha “ön sıralarda” milletvekili adayı gösterilmelidir.
