Perşembe'nin gelişi Çarşamba'dan bellidir. Ne hikmettir bilinmez Türkiye Geleneksel Güreşler Federasyonu ilk çalıştayı, başlama tarihine bir, iki gün kala sanki daha önceden söz birliği yapılmış gibi birkaç Başpehlivanımızın ağzından fikirleri, düşünceleri alınmış ve net fikirlerini beyan etmişler gibi sosyal medyada bir biri ardına açıklamaları yayınlandı.

Kimi pehlivan alt boyların kalabalığından dem vurup, alt boylara yaş sınırı getirilsin dedi. Kimi pehlivan güçten, çaptan düşen Başpehlivanların güreşin dengesini değiştirdiğinden dem vurup, pehlivan sayısının azaltılması tarafında olduğunu beyan etti. Kimi pehlivan da sahadaki kalabalık pehlivan görüntüsünün görüntü kirliliği olduğunu düşünüyor ve ardından ne hikmetse çalıştayda işlenen konular neredeyse bire bir aynı konular işlenip, 650 yıllık tarihimize hiç uymayan yine minder güreşi kurallarından faydalanarak lig usulü kuralı üzerinde çalışma yapılıyor.

Olmaz beyler bu usul yağlı güreşimize çözüm olamaz, uymaz, uyduramazsınız... Neden!

Bakın; ne diyor, neredeyse 25 yıldır bu er meydanlarında kispet giyip kol bağlayan, Atası, dedesi, babası pehlivan, pehlivan oğlu pehlivan Tarihi Edirne Kırkpınar'da dört defa kemer kuşanmış Ali Gürbüz; 'Olmaz diyor koca yiğit olmaz. Ben diyor, üçüncü kemere gidiyordum. Geçen yıl bu lig usulü olsaydı, geçen yıl ben sakattım neredeyse sezonun ortasında güreşe başladım. Ben belirlenecek puanı dolduramasaydım Edirne'ye alınmayacakmıydım. Dün bana olan yarın diğer pehlivanlara olmayacağının garantisi var mı?' Yani diyor ki koca pehlivan; 'Allah sağlık sığhat versin oldu ya. Cengizhan Şimşek sakatlandı sezona girmeden antrenmanlarda ve toparlana bilmek için bekledi. Edirne yaklaşsın toplayamadı gerekli puanı, çıkmayacak mı? Cengizhan Şimşek Tarihi Edirne Kırkpınar'a.' Zaten neredeyse 25 yıldır Edirne'den çıkmayan altın kemer, bir 25 yıl daha mı duracak Edirne'de.

Peki alt boylar, alt boydaki yağlı güreşin temel taşları alt boy pehlivanları ve iddiası kalmasada çırakları için onların sesi, nefesi olabilmek için teknik taktik verebilmek için hala kispet giyen, güreştiği boy küçük, yürekleri, kalpleri, gönülleri ulu bir çınar gibi büyük ustalar, onlarıda mı sokmayacaksınız er meydanına.

Yapmayın, başka çözüm bulun. Bulduğunuz çözüm ne 650 yıllık tarihi olan güreşimizi incitsin, ne de er meydanına sevdalı yiğitleri ve ailelerini incitsin. İyi düşünün, iyi istişare edin. Sadece aktif pehlivanların değil, bu işin duayenlerine, yaşayan eski ustalara, bu işi kendisine şiar edinmiş akademisyen hocalarımıza, pehlivan ailelerimize ve hatta gerekirse yağlı güreş seyircisine danışın, fikirler alın...

Yağlı güreşimizin, pehlivanlarımızın, camiamızın faydasına uygun bir karar alın. Bu köprüye öyle bir kilit taşı koyun ki; bir 6-7 yüzyıl daha tüm sellere, rüzgarlara, sarsıntılara rağmen ayakta dursun. Sizler de bu eserin dokusunu bozmadan iyileştiren, sağlamlaştıran, onaran mimarlar olarak anılın. Derdimiz sorun odaklı olmak değil, samimi ve sonuç adaklı olmak. Bizim de kendimize göre fikrimiz var elbette. Eğri ya da doğru, kabul görür görmez.

Edirne'de kalabalık ve kargaşa yaşamak istemiyorsanız alt boyların güreşlerini Perşembe gününden itibaren başlatın. Cuma günü de tam gün olarak güreşsinler. Cumartesi ve Pazar gününe pehlivan sayısı yarı yarıya düşsün. Başpehlivanlarımızı Cuma ve Cumartesi güreştirin, Pazar gününe kalsın yarı final ve final. Yarı final ve finali de yapın puanlamasız. Tabi bura da amaç pehlivan sayısını azaltıp maliyeti aşağıya çekmek değilse...

Olmaz değerli insanlar; miniğinden Başpehlivanına kadar hiçbir yiğidi er meydanından, Tarihi Edirne Kırkpınar'da güreş tutmaktan mahrum etmeyin. Pehlivanı güreşe küstürmeyin. Planladığınız bir işin adı güreşe kalite getirmek değil, pehlivanlara kota getirmek olur. Bu da yazık olur...

Bir anket yapın, gerekirse akademisyenlerimiz ve güreşimizin duayenleri ile bir istişare edin. Herkesi dinleyin, fikrini alın, alt boyların bile. Sorun ve sıkıntıların büyüğü zaten alt boylarda. Oralara çözüm olun. İlk önce tabanda iyileştirme yapınki, tavan çökmesin. Oldu bittiye gelmesin. Alınan kararlar sadece bir kesimi memmun etmesin. Eşit ve adil paylaşım olsun bu işte...

Saygılarımla...