Bu yıl 7. si düzenlenen ve Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye Genel Müdürü-CEO'su Hiroshi Kato'nun ev sahipliğinde gerçekleşen programa Vali Balkanlıoğlu'nun yanı sıra; Cumhuriyet Başsavcısı Lütfi Dursun, Sakarya Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Mehmet Ali Yalçın, Arifiye Kaymakamı Adem Yazıcı, İl Emniyet Müdürü Fatih Kaya, Arifiye Belediye Başkanı İsmail Karakullukçu, SATSO Yönetim Kurulu Başkanı Akgün Altuğ ile yöneticiler ve çalışanlar katıldı.
Ramazan ayının bizler için çok önem arz ettiğini, inancımıza göre senede bir ay sağlığı yerinde olan yetişkin Müslümanların oruç tutmalarının bir vazife olduğunu ifade eden Vali Balkanlıoğlu, 'Ancak herkes oruç tutamayabiliyor, ama bu genel olarak dinimizin bir emridir. Aslında burada en büyük amaç, insanların elinde imkanı olduğu, önünde de yiyecek olduğu halde, kendi istek ve iradesiyle oruç tutup aç olan insanları düşünmesi, fakir fukaraya yardımcı olmasıdır.
Bilindiği üzere dünyada ve Türkiye'de açlık sınırı altında yaşayan, buna karşılık hali vakti yerinde olan pek çok da insan var. Bizim inancımızda, 'Komşusu açken tok yatan bizden değildir' düşüncesi her zaman ağır basar. Yani İslam inancının temel prensiplerinden olan bu söz ile dinimiz paylaşmayı emrediyor.
Dinimizin emirlerine bakarsak aslında hepsinde çok önemli manalar var. Ramazan ayı da, paylaşmanın en güzel göstergesidir ve hali vakti yerinde olan insanlar özellikle bu ayda elindeki imkanları diğer insanlarla paylaşmak durumundadırlar. Her yıl ihtiyacından fazla olan malının 40'ta birini zekat vermek, Ramazan'a mahsus bir hayır olan sabah ve akşam bir fakiri doyuracak kadar yardım etmek veya sadaka vermek diye adlandırdığımız fitre çok önemlidir. Kurban Bayramında kesilen kurbanların etlerinin fakir insanlara dağıtılması, Bayramlarda büyüklerin, yaşlıların ve özellikle ahirete göç etmiş kişilerin mezarlarının ziyaret edilmesi, küçük çocukların el öpmesi ve onları sevindirmek için harçlıklar verilmesi, hem sosyalleşme açısından insanların birbirini sevmesini hem de barış ve huzur içinde yaşanmasını sağlıyor.
Mesela Amerika gibi çok gelişmiş ülkelerde, elektrik kesildiği zaman birçok kişi cam, çerçeve ne varsa hepsini indirip yağmalayabiliyor, mağazada gezenler ne bulursa çalıp kaçıyor, hatta iş adamı görüntülü kişiler bile hırsızlık yapabiliyor. Arjantin, Brezilya gibi ülkelerde de ekonomik krizlerde mağazalar basılır, yağmalanır. Bunun en büyük sebebi de, hali vakti yerinde olan insanların, fakirlere yardım etmeyi bir dini veya insanlık görevi olarak görmemesidir.
Ancak bizler inanışımız ile ne olursa olsun, sosyal barışı sağlayıp kimseyi aç bırakmamak için uğraşırız, evimizdeki yemeği komşularımızla paylaşırız. Bir ekonomik kriz yaşansa bile, insanlar isyan edip zenginlerin evini-barkını basıp malını yağmalamazlar. Bugüne kadar şükürler olsun, Türkiye'de yağmalama hadiselerini duymadık. Zaten inancımızın bir gereği olarak zenginlerimiz, ihtiyaç sahibi insanlarla mallarını paylaşırlar.
Burada en az 5 bine yakın insana iş imkanı sağlayarak evine ekmek götürmesine sebep olan Toyota ailesine çok teşekkür ediyorum. Birisinin rızkını temin etmesini sağlamak, ekmeğini kazandırmak, ona ücretini vermek bizde de çok kutsaldır. Birçok açıdan insan yetiştirme alanında prensip sahibi olan Japonların, bunca insana hem burada güzel bir çalışma ortamı sağlaması, hem de üretim ve çalışma prensiplerini öğretmeleri memleketimiz açısından son derece faydalı bir yatırımdır. Kaliteli üretimleri, çalışma koşulları ve örnek davranışlarıyla Toyota fabrikası bizim de gurur kaynağımız olmuştur. Bu bakımdan da kendilerine teşekkür ediyoruz' dedi.
Programın sonunda Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye Genel Müdürü-CEO'su Hiroshi Kato ile çalışma ofisinde bir araya gelen Vali Balkanlıoğlu, üretim faaliyetlerinin son durumu hakkında da genel bilgiler aldı.