Her iki toplantıda da üyelerinden ve iş dünyasından aldıkları sorun, görüş ve önerilerini ilgili bakanlıklara ileterek, çözüm önerileri üzerinde konuşuldu.
MÜSİAD Başkanı İsmail Filizfidanoğlu her iki toplantıyla ilgili değerlendirmede bulunarak şu sözleri kaydetti;
Filizfidanoğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'nin katıldığı, MÜSİAD Genişletilmiş Başkanlar Toplantısı'nda yaptığı konuşmasında değerlendirme yaparak, 2021'in Türkiye'nin global arenada her yönüyle ayrıştığı ve öne çıktığı bir yıl olduğuna işaret etti.
Türkiye'nin geçen yıl, istihdam, ihracat, üretim ve lojistik alanlarında önemli başarılara imza attığını belirten Filizfidanoğlu, 'İnanıyoruz ki 2022 Türkiye ekonomisinin, özellikle hizmet ihracatının artması ile 250 milyar dolarlık ihracat hedefini aştığı bir yıl olacak.' ifadesini kullandı.
İkinci olarak, Ticaret Bakanı Mehmet Muş'un Katıldığı, MÜSİAD Genel Merkez'inde düzenlenen '2022 Dengeli ve Güçlü Büyüme Hedefleri' toplantısına katıldı.
Filizfidanoğlu, MÜSİAD Genel Merkezi'nde gerçekleştirilen, 'MÜSİAD 2022 Dengeli ve Güçlü Büyüme Hedefleri' toplantısında yaptığı konuşmada, Türk Lirasını Özendirme Paketi'nin açıklanması sonrasında döviz karşısında hızlı bir değer kazanan Türk lirasının, iç piyasada fiyatlar üzerindeki maliyet enflasyonu baskısını ciddi oranda azalttığını ve bu sürecin Türkiye ekonomisi için bir milat olduğuna inandıklarını söyledi.
Türkiye ekonomisinde 2022 yılına yönelik negatif beklentilerin, 20 Aralık akşamı açıklanan Özendirme Paketi'nin ardından pozitif bir beklentiye döndüğünü dile getiren Filizfidanoğlu, 'Üreticilerimiz, sanayicilerimiz ve girişimcilerimizden oluşan üyelerimiz ile yaptığımız ekonomi anketinde de gördük ki 2022'den herkes çok daha umutlu.' diye konuştu.
'Türkiye, özellikle de Avrupa'nın yakın markajında olmaya devam ediyor'
İsmail Filizfidanoğlu, salgının iş dünyasında farklı bir dönüşümü de beraberinde getirdiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
Tüm dünyada yaşanan enflasyon sorunu, artan enerji ve üretim maliyetleri, pandemi sonrası küresel ekonominin genel bir sorunudur. Salgınla birlikte ekonomileri desteklemek adına piyasaya verilen para bollaştı. Aşının bulunması ve kısıtlamaların kaldırılmasıyla talep artışı yaşandı. Ancak talep artışına enerji emtialarında yaşanan üretim yetersizliği ve tedarik sorunları da eklenince tüm dünyada enflasyon yükseldi. Artan maliyetler ve azalan hammedde sorunuyla birlikte, 'Tedarik zincirlerinde yaşanan bozulma, 'yakından tedarikin' önemini hızla artırdı. Yakınlığın sağladığı avantajı, dijitalleşen üretimle birleştirebilen ülkeler, rekabet yarışında açık ara öne çıktı. Bu süreci en başarılı şekilde yöneten ülkeler arasında yer alan Türkiye, geniş çeşitliliğe sahip endüstriyel üretim kapasitesi, uluslararası ve yerli oyuncuların küresel tedarik zincirlerine entegrasyonu ve gelişmiş teknik altyapısı ile tüm dünyanın, özellikle de Avrupa'nın yakın markajında olmaya devam ediyor.' dedi.
Bu iki önemli programa katılım sağlayarak bilgilendirmelerde bulunan Değerli Bakanlarımıza, Genel Başkanımız Mahmut Asmalı ve tüm emeği geçenlere teşekkür ederek sözlerini sonlandırdı.