Büyük Birlik Partisi İrfan Püsküllü’nün konuşması şöyle:
“Ak Parti’ye veya Büyük Birlik Partisi’ne veya Milliyetçi Hareket Partisi’ne verdiğiniz oylar direk Cumhur İttifakı’nın hanesine yazılıyor. Bizim aldığımız oyda Cumhur İttifakı’na yazılacak. Buna yani adımızın İrfan adımızın Havva olduğu gibi inanın. Biz Cumhur ittifakının içerisindeyiz. Ve Seçimden sonra da alınan oylar Cumhur İttifakı’nın hanesine yazılacak. Bunun karşısında Millet İttifakı var ve mesela Yeniden Refah Partimiz seçime ayrı girdi. Onun almış olduğu oy sadece kendi hanesine yazılacak. Bizim, hani bazen deniliyor ya burada Ak Parti yok Cumhur İttifakı’nı temsil etmiyor. Hayır öyle bir şey yok. Biz Milliyetçi Hareket Partisinden daha fazla cumhur ittifakına hizmet eden partiyiz. “
MHP İL BAŞKANI OĞUZ ALKAŞ’TAN SERT YANIT
Rasim Paşa Mahallesinde seçim irtibat bürosunda açılışında bir konuşma yapan BBP Hendek Belediye Başkan adayı İrfan Püsküllü, aldıkları oyun Cumhur İttifakı hanesine yazılacağını ifade ederek seçmenin gözünde bir algı oyunu yapmaya çalışmıştır. Ayrıca Cumhur İttifakının karşısında ise Millet İttifakı olduğunu söyleyerek, ülkemiz siyasetinden ne kadar uzak olduğunu cümle aleme göstermiştir.
Bilindiği üzere, yerel seçimlerde yapılan mutabakat sonucunda Ak Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi büyükşehir belediyelerinde ve büyükşehir sınırları içerisinde bulunan ilçelerde ortak adaylarla yola çıkmıştır. Bu bağlamda Sakarya ilimizde 2 ilçemizde MHP adaylarının; 14 ilçe ve büyükşehirde ise Ak Parti adaylarının desteklenmesine karar verilmiştir. Cumhur İttifakının iki asli unsurunun verdiği bu karara muhalefet eden İrfan Püsküllü nasıl oluyor da aldıkları oyların ittifak hanesine yazılacağını iddia edebiliyor anlamak mümkün değildir. Anlaşılan odur ki; Cumhurbaşkanımızın Ak Parti’den ayırılıp, kendi yollarına gidenlere kapıların ardına kadar kapalı olduğunu söylediği bir durumda bu kişiler yapacaklarını şaşırmış, uydurma söylemlerle tutunacak bir dal aramaya başlamışlardır.
Millet İttifakı’nın bittiğinden haberi olmayanların, başta CHP ve DEM parti olmak üzere Türkiye ittifakı ve kent uzlaşısı gibi söylemlerle ihaneti maskelediklerinden; Ankara’yı, İstanbul’u ve diğer büyük şehirleri kazanarak Türk ve Türkiye Yüzyılı vizyonunu baltalamaya çalıştıklarından haberlerinin olduğunu sanmıyoruz.
Öyle ki eğer haberleri olsa bu ihanet odaklarına meydan kalmasın diyerek 15 Temmuz akşamından itibaren hiçbir karşılık beklemeden devletin ve milletin iradesinin yanında duran; daha dün kurulmuş partiler bakanlık, büyükşehir belediye başkanlığı gibi taleplerin peşine düşüp, talepleri karşılanmadığında ise kendi yollarına gittikleri bir ahvalde; sadece milletin bekasını düşünerek hareket eden Milliyetçi Hareket Partisi’nin hiçbir şey talep etmemesinin, aslında ne kadar çok şey yaptığı anlamına geldiğini anlamaya yeterdi.
Memleket ne olursa olsun da bizim ufak hesaplarımız tutsun diyenlerin, kurulduğu günden bugüne partimizin ve ülkücü dava insanlarının milletimiz uğruna ne gibi fedakarlıklarla yol yürümeye çalıştıklarını anlamalarını beklemek, bizim için vakit kaybıdır.
Son olarak diyeceğim şudur ki; Cumhur İttifakı’nın 28 Mayıs seçim başarısından sonra millet ittifakı dağılmış, çizdiğimiz Türk ve Türkiye Yüzyılı vizyonu sonrasında ise karşısında dünyanın bütün zalimleri ittifak eder hale gelmiştir. Ancak inanıyoruz ki Allah bizlerle beraberdir! Ve müjdelediği üzere nice az topluklar çoklara üstün gelmiştir. Ve izniyle yine gelecektir!