SAÜ İlahiyat Fakültesi Felsefe ve Din Bilimleri Seminerleri kapsamında, İlahiyat Fakültesi Felsefe ve Din Bilimleri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Abdulvahit İmamoğlu tarafından 'Mehmet Akif ve İstiklal Marşı' konulu bir seminer gerçekleştirildi. Seminer, fakültenin YouTube kanalından da canlı olarak yayınlandı.

Konuşmasına İstiklal Marşı'nın kabulünün 100. yılı münasebetiyle düzenlenen bu toplantıda Mehmet Akif'i ve İstiklal Marşı'nın yazıldığı ortamı ve şartları anlatmayı amaçladığını belirterek başlayan Prof. Dr. Abdulvahit İmamoğlu, Mehmet Akif'in hayatını anlattı.

Mehmet Akif'in eğitim ve meslek hayatı hakkında doyurucu bilgiler veren Prof. İmamoğlu, 'Onun veteriner hekimlik, öğretmenlik, vaizlik, hafızlık, Kur'an mütercimliği, yüzücülük ve milletvekilliği gibi farklı işleri kendisinde toplayan çok yönlü kişiliğine dikkat çekti ve Arapça, Farsça,ve Fransızca bildiğini' söyledi.

Prof. Dr. İmamoğlu, İstiklal Marşı'nın yazıldığı ortam hakkında bilgiler aktardı. Maarif Vekaleti'nin İstiklal Harbi'nin milli bir ruh ile kazanılacağı düşüncesiyle 1921'de bir marş yarışması başlattığını ve o günün parasıyla çok büyük bir meblağ olan 500 lira ödül belirlediğini, yarışmaya 724 şiir gönderildiğini, Mehmet Akif'in ise para ödülünden dolayı yarışmaya katılmak istemediğini, Hamdullah Suphi ve Hasan Basri Çantay'ın ikna girişimleri sonucunda Mehmet Akif'in İstiklal Marşı'nı Tacettin Dergahı'nda yazmaya başladığını belirten Prof. İmamoğlu, İstiklal Marşı'nın ilk olarak Sırat-ı Müstakim ve Hakimiyet-i Milliye gazetelerinde yayınlandığını, daha sonra 12 Mart 1921'de mecliste milli marş olarak kabul edildiğini aktardı. Prof. İmamoğlu, Mehmet Akif'in ödül olarak kazandığı parayı Hilal-i Ahmer bünyesinde kadın ve çocuklara meslek öğreten Daru'l-Mesaî'ye bağışladığını söyledi.

Mehmet Akif'in sadece İstiklal Marşı'yla değil 'Çanakkale Destanı' şiiriyle de tanındığını, bu şiiri Teşkilat-ı Mahsusa tarafından verilen, Şerif Hüseyin'i isyan çıkarmaması için ikna etme vazifesinden dönerken yazdığını ifade eden Prof. İmamoğlu, onun Çanakkale Cephesi'ni görmeden bu şiiri yazdığına dikkat çekti.

Mehmet Akif'in eserlerini kısaca tanıtan Prof. Dr. İmamoğlu, 'Mehmet Akif'in halkın arasında bulunmasının ve eserlerini hayatta yaşananlardan çıkardığı tespitlerden hareketle yazmış olmasının Mehmet Akif'in en önemli özelliklerinden olduğunu belirterek onun kendi deyimiyle 'hayatta ne söylemişse görerek söylediğini' ifade etti.

Mehmet Akif ile ilgili çalışmalarının 1987 yılına uzandığını, o yıl arkadaşlarıyla beraber Akif'in Mısır'ın Hulvan şehrindeki evini bulduklarını ifade eden Prof. Dr. Abdulvahit İmamoğlu, konuşmasını Mehmet Akif ve İstiklal Marşı'yla ilgili şahsi arşivinde yer alan bazı fotoğrafları göstererek tamamladı.