DEVA Partisi Sakarya İl Başkanı Mehmet Erdoğan, 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle bir açıklama yaparak hekimlerin ve sağlık çalışanlarının yanında olduklarını bir kez daha vurguladı.

DEVA Partisi Sakarya İl Başkanı Mehmet Erdoğan'ın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

'Ülkemizde 14 Mart 1919 tarihi, Tıp öğrencilerinin İngiliz işgali altındaki İstanbul'da Üniversitenin kuruluş yıldönümünü kutlayacağız diyerek, işgale karşı tarihi fakülte binasının direkleri arasına Türk bayrağını astıkları, karanlık işgal günlerinde Tıp öğrencilerinin kararlılıkla ve vatanseverlik duygularıyla İstanbul semalarında yeniden Türk bayrağını dalgalandırdıkları çok anlamlı bir gündür.

Gitmesi gerekenler gittiğinde hekimlerimiz de rahat bir nefes alacak.

Bugün iktidarın baskıları altında hekimlerimiz ve sağlık çalışanlarımız adeta değersiz bir nesne gibi görülüp, 'giderlerse gitsinler' ifadesiyle itibarsızlaştırmaya çalışılmıştır. 'İtibardan tasarruf olmaz' diyenler bugün hekimlerimizi değersizleştirmektedir. Hekim olmak için 6 yıl tıp eğitimi, 4 yıl uzmanlık eğitimi alınmasını sadece iki kelimeyle değersizleştirmek hangi vicdana sığar? Korona sürecinde gecesini gündüzüne katarak büyük emek veren hekimlerimiz ve sağlık çalışanlarımızı bu millet ayakta alkışlamıştır. Atatürk'ün 'Beni Türk hekimlerine emanet ediniz' sözü hala geçerlidir ve onlar zor günlerde bayrağı fedakarlık ve özveri içerisinde taşımaktadır. Sağlık konusunda Türk hekimlerinin tecrübesine güvenen bir dünya kamuoyu olduğunu hepimiz biliyoruz. Tıp Bayramı'nı her anlamda bir bayram şeklinde kutlamak tüm sağlık çalışanlarının hakkıdır. Bunu sağlamak da hükümetin görevidir.

Hekimlerin ve tüm sağlık çalışanlarının hakları üzerine Genel Başkanımız Sayın Ali Babacan'ın da ifade ettiği gibi; 'Biz, hekimlerimizi ve tüm sağlık çalışanlarımızı, onurlu bir hayat için verdikleri bu mücadelede, sonuna kadar destekliyoruz. Uzun nöbetlerle, ağır çalışma koşullarıyla sistemin tüm yükünün sağlık çalışanlarımızın omuzlarında olduğunu biliyoruz. Dönüp bir teşekkür et. Bu insanlar pandemi döneminde gece gündüz demedi. Kendi canını, ailesinin, küçük çocuğunun sağlığını riske atarak hayat kurtarmak için mücadele etti. Doktorlar dahil olmak üzere tüm vatandaşlarımızın, maddi ve manevi kaygılar hissetmeden yaşama hakkı vardır. Sene olmuş 2022. Biz, ülkenin Cumhurbaşkanı'na, insanların hayat pahalılığı karşısında ezilmeden yaşaması, işinden zevk alarak çalışması, çoluğuyla çocuğuyla vakit geçirecek zamanının da olması gerektiğini anlatıyoruz. Gidecek olan hekimler değildir…' Ayrıştıran, hedef gösteren bir dil kullanmak, çalışanları değersizleştirmek doğru değildir.

Alarm veren Sağlık sisteminin rehabilitasyonu için tecrübe, deneyim, birikim ve vizyon gerekir. Bunun için de 'nereye giderlerse gitsinler' ve 'ben gençlerle bu işi çözerim' yerine, 'gelin bir masa etrafında oturarak neyse probleminiz doğru, rasyonel, gerçekçi ve uzun vadeli çözümler bulalım' demek daha doğrudur.

İlk seçimlerden itibaren daha iyi şartlarda çalışmalarını sağlamak için var gücümüzle hekimlerimizin ve bütün sağlık çalışanlarımızın yanında olacağız. Uzun emekler vererek bu kutsal mesleği icra etmeye çalışan hekimlerimizin ve tüm sağlık çalışanlarımızın 14 Mart Tıp Bayramı'nı kutluyoruz.