Başkan Yıldız'ın açıklamaları şu şekilde:

'17 Ağustos 1999 bu kent için asrın felaketinin adı. Acılarımız sağalmış değil, hala taptaze. Yitirdiğimiz canlara hala içimiz yanıyor. Geçen 23 yılda her yıl kaybettiğimiz canlarımıza rahmet dilemekten öte neler yapıldı? Bu kent için bilimsel olarak yapılaması gerekenlerin ne kadarı yapıldı ne kadarı eksik kaldı? Bunu ciddiyetle sorgulamak gerek diye düşünüyoruz. Kentsel dönüşüm bu kent için olmaz ise olmaz ve bilimin emri ancak geçen 23 yıla rağmen sorunun çözümü için atılan adımlar bir nebze önemli ama yeterli değil. Bize göre tüm süreçlere ivedilikle müdahale edilmeli.

Bu nedenle kamu otoritesi, şehrimizi depreme hazırlıklı, kentin yapı stoğunu depreme dayanıklı hale dönüştürmek için hemen şimdi var gücüyle gayret göstermelidir.

Bilim diyor ki Marmara depremi mutlaka gerçekleşecek. Her 30 yılda bir bu coğrafya büyük bir depremle sarsılmış, geleceği beklenen bu deprem için karar vericilerin ve yerel yönetimlerin birinci önceliği depreme hazırlık olmalı. Afet öncesi, sırası ve sonrası her şey planlı ve kriz yönetimini tek bir aksaklık yaşanmayacak şekilde programlamak olmalı. Depreme hazırlıklı olmak için diri fay hatları üzerinde yapılaşmaya asla müsaade verilmemelidir.

Yerel jeolojik koşullara uygun olmayan inşaat teknikleri ve yapı inşaasına müsaade edilmemelidir. Mevcut deprem yönetmeliğine uygun olmayan ve bina mühendislik ömrünü tamamlanmış binalar ile ilgili dönüşüm süreci ivedilikle harekete geçirilmelidir. Yine iskan sonrası kullanım hataları nedeniyle binaların statiğine olumsuz etkilerin buna dair müdahalenin önüne geçilmelidir. Bu nedenle Sakarya Barosu olarak şehrimizi yöneten kamu otoritesini kullanan tüm yetkililere hukuki ve vicdani sorumluluklarını bir kez daha hatırlatıyoruz.'