Geleneksel olarak her yıl gerçekleştirilen ve bu yıl 35.'si düzenlenen Söğütlü Tarım, Hayvancılık ve Süt Festivali'ne Sakarya Toplum Ruh Sağlığı Merkezi, hastaları tarafından ortaya konan ürünleriyle katıldı. Söğütlü halkı şizofreni ve bipolar bozukluğu olan hastalar tarafından ortaya konan ürünlere yoğun ilgi gösterdi. Festivaldeki pek çok standın yanında; toplum sağlığını da yakından ilgilendiren yönüyle TRSM'nin hizmetleri hakkında, başta Söğütlü Kaymakamı ve Söğütlü Belediye Başkanı Koray Oktay Özten olmak üzere yetkililere ve halka merkez çalışanları tarafından bilgilendirme yapıldı.

Festivale katılan Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sağlık Bakım Hizmetleri Müdür Yardımcısı Dilek arslan, TRSM Sorumlu Hemşiresi Gülsüm Zengin Kaya ve Sosyal Hizmet Uzmanı Yasemin Danış etkinliğin önemini şu şekilde anlattılar: 'Şizofreni ve diğer psikotik bozukluklar aynı zamanda bir halk sağlığı sorunudur. Bu sebeple bu gibi etkinlikler aracılığıyla merkezimizin topluma tanıtılarak toplumdaki hastalık konusundaki farkındalığın artması çok büyük önem arz etmektedir ve bu kapsamda merkezimizde çok yönlü çalışmalar sürdürülmektedir. TRSM'de Sakarya Halk Eğitim Merkezi tarafından görevlendirilerek çalışmalar yapan iş uğraşı hocalarımız tarafından şizofreni ve bipolar teşhisli hastalarımıza verilen kurslar sayesinde, hastalarımız kendi iç dünyalarındaki karamsar duyguları daha kolay aşıyor, kaybettikleri yetilerini yeniden kazanabiliyor, üretime dönük beceriler kazanıyorlar ve hiç evinden çıkmak istemeyen hastalarımız dahi bu uğraşlar sayesinde sosyalleşerek kendilerine olan güven duygularını kazanıyor, kişilerarası ilişkilerde kendilerini daha rahat ifade ediyor ve her gün düzenli bir şekilde merkezimize gelip gidiyorlar.'

Merkezde görev yapan ve hastalarında yoğun ilgi gösterdiği seramik kursu hocası Semra Nak hastalarla yaptıkları seramik çalışması ve diğer uğraşlar sırasında hastaların iç dünyasının çalışmalardaki yansımasını görebildiklerini belirterek, her bir çalışmanın çok yoğun duygu içerdiğini ve bu duyguların da ortaya konan ürünlere yansıdığını ifade etti. Nak çalışmaların hastalığın gidişatındaki iyileşmede önemli bir etkiye sahip olduğunu kaydederek, bu sebeple bu tür hastalıklarda sanatla terapinin olmazsa olmaz bir alan olduğunu dile getirdi.