Sancılı bir süreçten geçiyoruz.

Öyle ki bu süreç oldukça kanlı ve can acıtıcı.

Ve her gün kanayan bir yara irin akıtarak bize dünyayı çekilmez dedirtecek kadar zorluyor.

Bu güne kadar hiç bu kadar yorulmamıştı beyinlerimiz.

Gelecek kaygısını büyüklerimden bile duymamıştım.

Ülkemiz ne badireler atlattı ancak yarına korkarak bakan bir toplum olmamıştık.

15 Temmuz gecesinde yaşananlar 16 Temmuz ve sonrasında yaşanacakları sanki ittiriyor.

Göz kapaklarımız kendiliğinden kapanıyor.

Bir halsizlik bir bıkkınlık...

Heyecan var.

Beklentilerimiz büyük.

Umutsuz değiliz.

Sanki savaştan yeni çıkmışız da onun yorgunluğu var üzerimizde.

Merak ediyorum.

Terör örgütü ile kucak kucağa olanların ruh halleri nasıl.

Geceleri uyuyabiliyorlar mı?

Çevreye bakıyorum da sanki her şey sahte ya da sanal.

Yapmacık pozlarla gülüyorlar.

Sıra size gelecek mutlaka ama o güne kadar duruşunu bozmak istemiyorsun.

Haklısın.

Bu örgütün genel özelliği bu.

İstifini bozma.

Çaktırmadan durumu idare et.

Son noktaya kadar kullan etrafını.

Olmadı örgütüne küfür et hakaret et ama kendini gizle.

Bizde savaş yorgunluğu içinde debelenip duralım.

Sen savaşmaya devam et.

Bazen isyan edesim gelmiyor değil.

Seçilmişlere neden dokunulmuyor diye.

Bağırasım gelmiyor değil.

Sonra düşünüyorum her şeyin bir sırası var diyorum.

Reis dünyaya parmak sallayarak adalet diyor.

Dünya beşten büyük diyor.

Dünya 1900 lü dünya değil diyor.

Yeni bir dünyadan bahsediyor.

O zaman bize düşen öfkelenmeden beklemek.

Destek olmak.

Koşmak.

Çalışmak

Çalışmak

Yeni bir dünya kuruluyor.

Herkesin bir hesabı var.

Allah‘ın da bir hesabı var.

Bunu herkes böyle bilmeli.

15 Temmuz da ki hesabı bozan Allah şer güçlerin hesabını mutlaka bozar.

Twiter: Turgut Tuna