Cumhuriyet Halk Partisi eski Genel Sekreteri, aynı zamanda Yeni Sakarya Gazetesi köşe yazarı Ergun Özkan, bugünkü yazısında CHP'de son dönemde yaşanan gelişmeleri değerlendirdi.

CHP Genel Merkezi'nin İl Başkanını görevden almasını yerine atama yoluyla il başkanı seçilmesini eleştiren Özkan, bu uygulamaların yanlışlığına dikkat çekti.

“Üyenin iradesinin sorgulanmadığı her sonuç, sevimsiz durur... Genel Merkez yönetiminin yapmış olduğu atama görevlendirmesi de böylesi bir sonuç doğurdu” diyerek, genel merkezin tavrını eleştiren Özkan, yazısında ilginç bir detay paylaştı.

Ergün Özkan, bahsettiği tüm olumsuzluklara rağmen, yazısının ilerleyen bölümlerinde, bu tartışmaların şimdi konuşulmaması gerektiğini belirterek, "Gün o gün değil. Şimdi genel seçimlere odaklanma zamanı" diyerek, CHP tabanına moral verdi

İşte Özkan'ın yazısı;

GÜN O GÜN DEĞİL!

Cumhuriyet Halk Partisi’nde kongre tarihinin açıklanması beklenirken ve de tüm beklenti bu yönde iken il yönetimine atama gerçekleştirildi...

CHP’de her an her şey olabilir diye yaygın bir görüş vardır, bu söz de her dönem öyle ya da böyle karşılık bulur…

Görevden alma ile boşaltılan il yönetiminin ardından geçici kurulun kongre yapmak üzere görevlendirilmesi parti tabanında kongre heyecanı yaratmıştı…

Hatta adaylıklarını ilan edenler, ilçe ilçe kongre çalışmalarına başlayanlar bile oldu…

Uzun zamandır ilçe örgütleri heyecansız ve içe dönük durumda idi…

İşte bu kısa süreli kongre beklentisi parti teşkilatlarında hareketliliğe sebebiyet vermişti...

Gel gör ki beklenti bu yönde iken Genel Merkez yönetimi yine o malum sözü haklı çıkaracak bir davranış sergiledi…

Geçici kurulun görevi partiyi kongreye götürmekti oysa çıkan sonuç yine ezber bozdu…

Atama yöntemi ile il başkanlığı ve yönetim kurulu oluşturuldu…

Üyenin iradesinin sorgulanmadığı her sonuç, sevimsiz durur... Genel Merkez yönetiminin yapmış olduğu atama görevlendirmesi de böylesi bir sonuç doğurdu...

Partili tabanın ilk tepkileri bu yönde ve kırılgan boyutlara ulaştı…

Temennim bir an önce yaratılan bu şoktan sıyrılmak ve de tartışmanın zemini ve zamanını doğru seçmek…

Bugün içinde bulunduğumuz gündem, parti içi meselelerin tartışılacağı gündem olmaktan çok genel seçime yönelik çalışmaların hız kazanacağı gündem olmalı…

İl başkanlığı görevine atanan Ayça Taşkent’in bu anlamda bir güçlüğü var…

Uzun yıllar partinin birçok kademesinde görev yaptığı için bu güç ve zorluklardan çıkabilecek tecrübesi de var...

Taşkent’ten beklenen oluşturulan olumsuz havadan parti teşkilatlarını bir an evvel kurtarmak ve CHP’yi örgütlü bir biçimde genel seçimlere hazırlamaktır…

Görevlendirilme yöntemine dair haklı eleştirileri yok saymadan göğüsleyebilmek ve bu alandan bir an evvel sıyrılmaktır yapılması gereken…

Böylesi bir çabanın ardından mutlak olması gereken de milletvekili seçimlerinin “ön seçim” yöntemi ile yapılmasının önünü açmaktır…

Onun içindir ki zor bir dönem de görev üstlendiler, bu zorlukların üstesinden gelmek gibi öncelikleri olmalı…

Sorunu doğru tespit edip kararlı bir şekilde üzerine gidebilme iradesi ortaya konulur ise farklı hesapların peşine takılmadan süreci doğru işletebilirlerse niçin sonuç alınmasın…

Yeni il başkanı ve yönetiminin bunu yapabilecek bilgi birikimleri mevcut…

Kararlı olmaları sorunları çözmek için yeterli olacaktır…

Tartışma için de yeterli zaman olacaktır…

Ama gün o gün değildir…