Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi (SAÜEAH) Organ Bağışı Haftasıyla ilgili program düzenledi. Serdivan Belediyesi Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen programa, İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Aziz Öğütlü, SAÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Akdemir, İl Müftü Vekili Paşa Bektaş, SAÜEAH Başhekimi Doç. Dr. Mehmet Akif Çakar, SAÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Savaş Sipahi, SAÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Hamad Dheir, sağlık alanında hizmet veren kurumların yöneticileri ve organ nakliyle ilgili hastalar ile yakınları katıldı.

BÖBREK NAKLİ MERKEZİ AÇILIYOR
Programda konuşan İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Aziz Öğütlü, organ naklinin dünyada ve ülkemizde çok önemli bir konu olduğunu hatırlatarak, Türkiye'de sadece böbrek nakli bekleyen 22 bin hastanın olduğunu dile getirdi. Bu rakamın ciddi bir rakam olduğunu ifade eden Öğütlü, Nüfusu bir milyona ulaşan Sakarya'da da organ nakli bekleyen hasta sayısının önemli bir orana yükseldiğine dikkat çekti. Karaciğer nakli yapılan SAÜEAH'da, börek nakli yapmak için bu yıl itibariyle Sağlık Bakanlığı'na başvuruda bulduklarını kaydeden Öğütlü 'İnşallah karaciğer naklinden sonra sırada böbrek naklimiz var. Bu konuda çalışmalarımızı tamamladık. Böbrek yetersizliği nedeniyle diyalize girerek yaşamını sürdüren binlerce hastanın şifası için böbrek nakli büyük önem taşıyor. SAÜEAH'da böbrek nakli merkezimizi de kısa süre içerisinde hizmete açacağız.' diye konuştu.

BAĞIŞTA BULUNMAK ÇOK KOLAY
Organ bağışı konusunda İl Sağlık Müdürlüğü olarak toplumu bilinçlendirmek ve bağışları organize etmek amacıyla özveriyle çalışıldığını belirten Öğütlü 'Binlerce insan şifa bulmak için kendisine uygun organ bekliyor. Organ bağışı olacak ki organ nakli olsun. Biz kurum olarak her mahallede Aile Hekimlerimizden tutun hastanelerimize kadar her alanda organ nakli bağışı yapmak isteyen vatandaşlarımıza gerekli hizmeti salıyoruz.' dedi.

BİNLERCE HASTA NAKİL BEKLİYOR
Doç. Dr. Savaş Sipahi de Organ Nakli Haftasında farkındalık oluşturmak amacıyla gerçekleştirdikleri programda SAÜEAH'da açılacak Böbrek Nakli Merkeziyle ilgili bilgiler verdi. Organ naklinin tarihçesi ve modern tıpta organ naklinin başlangıcıyla ilgili sunumlar yapan Sipahi'nin ardından Doç. Dr. Hamad Dheir, organ bağışıyla ilgili bilgiler paylaştı. Canlıdan organ naklinde ülkemizin dünyada üçüncü olduğunu ifade eden Dheir, kadavradan organ bağışında ise çok gerilerde olduğumuzu dile getirdi.

YANLIŞ ALGILAR BAĞIŞI ENGELLİYOR
Dheir 'Böbrek, karaciğer gibi organ nakilleri; doku, ilik ve kan nakli gibi konularda gerekli şartlar oluştuğunda biz hekimler olarak başarıyla bu işlemleri yapabiliyoruz. Ancak kadavra, yani ölmüş insanın organlarının bağışlanmasında toplumda yaşanan yanlış algılar nedeniyle kadavralardaki organlar başkalarına şifa vermek yerine heba oluyor. Organlarını bağışlayan kişinin beyin ölümü gerçekleşmeden, tıbbi ölüm hali olmadan organ nakli olmaz! Organ nakli için işlem yapılırken cenazeye zarar verilmez! Beyin ölümü tıbben hastanın geri dönüşü olmadan vefat etmesidir. Bitkisel hayatla makineye bağlı yaşayan kişinin organları alınamaz, çünkü henüz tıbben ölmemiştir. Bu büyük bir ekip işi, kişi organlarını bağışlasa da hukuki olarak ölümü sonrası yakınları izin vermezse nakil yapılamıyor. En büyük problem bu noktayı aşmak. İnsanımızın birçoğu kendisi veya bir yakını organ nakline ihtiyaç duyduğunda durumun farkına varıyor. Bu tip kararlarda şifa bulmak için organ bekleyen hastalarla ve yakınlarıyla empati kurmak gerekiyor.' diye konuştu.

İSLAM ORGAN BAĞIŞINI DESTEKLİYOR
İl Müftü Vekili Paşa Bektaş'ta İslam'da organ bağışına bakış ve organ bağışının İslam açısından caiz olup olmadığıyla ilgili bilgiler verdi. Bektaş, İslam'ın insana hayatına büyük önem verdiğini dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Maide Suresi 32. Ayette '…Her kim bir can kurtarırsa, bütün insanları kurtarmış gibi olur.' sözüyle insan hayatına verilen değer çok açık bir şekilde anlatılıyor. Tıbben zaruret halinde bir insanın hayatını kurtaracak organ bağışında bulunmak Diyanet İşleri Başkanlığımızın da kararıyla caizdir. Dinimiz meseleye tıbbi zorunluluk noktasında, insan hayatı açısından bakar ve organ bağışının şartlarının oluşması; bağışı yapanın ve bağışı alanın rızası. Bunun yanında canlıdan nakilde kimsenin zarar görmemesi, ölen kişiden nakilde cenazenin zarar görmemesi ve yakınlarının rızası gibi durumlar tamamlanmışsa. Organ bağışı devlet eliyle yapıla bilir. Kişinin organını veya organlarını yaşarken veya öldükten sonra para karşılığı satması kesinlikle caiz değildir. Organ bağışı başka insanlara şifa kaynağı olması nedeniyle kişinin veya ölen kişinin de sadakası yerine geçer.' Programın sonunda konuşmacılara çiçek takdiminde bulunularak, teşekkür edildi.