SATSO’nun ev sahipliğini yaptığı Kentsel Dönüşümde Sektörlerin Buluşması paneline katılan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Genel Müdür Yardımcısı Atilla Erenler, 1. Derecede deprem bölgesi olan Sakarya’da 10 bin riskli bina bulunduğunu söyledi.

KATILIM

Sakarya Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, Büyükşehir Belediyesi, Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası (SATSO) ve NİZAMDER tarafından ortaklaşa düzenlenen Kentsel Dönüşümde Sektörlerin Buluşması konulu panel, SATSO Ali Coşkun Konferans Salonu’nda yapıldı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Genel Müdür Yardımcısı Atilla Erenler panelin moderatörlüğünü yaparken, panele konuşmacı olarak; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Genel Müdürlüğü Dönüşüm Alanları Daire Başkanı Yusuf Koç, Finansman Dairesi Başkanı Ahmet Demircan, Sakarya Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Kemalettin Yılmaz, SATSO 18. Meslek Komitesi Başkanı Yahya Büyüksaraçoğlu katıldı.

AĞIR KAYIPLAR

Programın açılış konuşmasını Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Mustafa Yılmaz yaptı. Yılmaz, konuşmasında deprem riski yüksek şehirlerde yaşanan plansız büyümenin son 100 yılda depremlerle ağır kayıplara neden olduğunu söyledi.

30 YILDA BİR DEPREM

SATSO Başkan Vekili Yıldıray Çakar, SATSO 18. Meslek Komitesi’nin katkı verdiği toplantının Sakarya için öneminin büyük olduğunu belirterek konuşmasına başladı. Yıldıray Çakar, Sakarya’nın yapı stoğunun uygunsuzluğu nedeniyle 30 yılda bir depremle yaşanan yıkım sonucu birikimlerini yitiren bir il olduğunun altını çizerek, “Dolayısıyla muhtemel bir deprem anında can kayıplarımız çok yüksek görünmektedir. Bu riski azaltmamız için, bu projeler çok önemli. Bunlarda hata yapma lüksümüz yok. Kentsel dönüşüm tartışmalarının yaşandığı günümüzde, uygulamalarda yaşanabilecek aksaklıklar ve sonuçları üzerine bu toplantıdan oldukça yararlı veriler elde edeceğimize inanıyorum. SATSO olarak şehrin vizyonu çizilirken sanayide yapılaşmanın da uygun hale getirilmesinin göz ardı edilmemesini istemiyoruz. Toplantı sonuçlarında üzerimize düşen görevleri en iyi şekilde yerine getireceğimizin bilinmesini isterim” şeklinde konuştu.

REHBER OLACAK

Vali Mustafa Büyük ise, bu programda yapılan konuşmaların karar verici merciler için bir rehber olacağını belirtirken, ”Büyük katkı sağlayacağını da umuyorum” dedi. Sakarya gibi depremde ağır kayıplar veren bir il için bu çalışmanın çok önemli olduğunun da altını çizen Vali Büyük, “Dönüşüm teşkil edecek alanların başında 4-5-6 katlı binalar yer alıyor. Bu binalar depremde zarar görmeseler bile, güvenlik açısından sağlıklı olmayan yapılar. Bu çalışmalar sonucunda ilimiz yeni afetlerde büyük acılar yaşamazlar. Bu konuda tüm kurumların işbirliği ve uyum içerisinde çalışmalarını bekliyorum” şeklinde konuştu.

DEPREMLERLE YIKILMIŞ ŞEHİR

Dönüşüm Alanları Dairesi Başkanı Yusuf Koç’da, ülkemizdeki mevcut yapı durumu ve Kentsel Dönüşüm kanununa neden ihtiyaç duyulduğunu anlattı. Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğunu kaydeden Koç, “100 yılda yaşanan depremlerde yıllık ortalamaya vurduğumuzda bin vatandaşımız ölmüş, 6 bin binamız yıkılmış. Ülkemizde yaşanan afetler sadece depremle sınırlı değil tabi. Afetlerin % 61 ni deprem oluştursa da geri kalan % 39’u sel, heyelan gibi doğal afetleri kapsıyor. Afet sonrasında yara sarma değil, afet öncesinde tedbir almaya yönelik bir çalışma yapmalıyız. Bugün Sakarya 1. Derecede deprem bölgesidir. 1943, 1957, 1967 ve son olarak da 1999 depremiyle yıkılmıştır. O nedenle deprem yönetmeliğine uygun konut zorunluluğu olan bir bölgedir. Kentsel dönüşümde bu bölge için olmazsa olmazlardandır” dedi.

RİSKLİ YAPILAR

Kentsel Dönüşümde riskli yapı ve uygulamaları konusunda bilgi veren Atilla Erenler ise, 1. Derecede deprem bölgesi olan Sakarya’da 10 bin riskli bina bulunduğunu söyledi. Yüksek riskli bölgeler adasında ilk 5 içerisinde Sakarya’nın da bulunduğunu belirten Atilla Erenler, “Riskli binaların en kısa zamanda elden geçirilmesi şart. 1975 deprem yönetmeliğine uygun olarak yapılan binalarda hasar çok az. Deprem bölgelerinde hedef yapı stokları yönetmeliğe uygun yapılmayan yüksek katlı ve kaçak binaların yer aldığı şehir merkezlerindeki risk havuzlarını bertaraf etmemiz gerek. Bunun içinde kentsel dönüşüm projesini en iyi şekilde uygulamak en doğru yol” şeklinde konuştu.

DÖNÜŞÜM KREDİLERİ

Finansman Dairesi Başkanı Ahmet Demircan, kentsel dönüşümde finansman uygulamaları ile ilgili bir sunum yaptı. Kentsel dönüşüm çerçevesinde konut yada işyerini yıkarak yerine yapan vatandaşlara Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından kredi verildiğini söyleyen Demircan, “ % 25 şi peşin, geri kalanı bina yapımı ilerledikçe veriyoruz. Ödemeler her ayın ilk haftası 5 iş günü içerisinde yapılırken, 48 aydan 60 ve 120 aya kadar vade uyguluyoruz. Binasının riskli olup olmadığını tespit içinde kredi veriyoruz. Vatandaşlarımız bu kredilerden faydalanmak için Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğümüze başvurabilirler. Kredilerimiz bununla sınırlı değil, Yıkım ve Güçlendirme kredileri de veriyoruz. Vatandaşımız yeter ki sağlam ve güvenilir bir binada otursun” dedi.

BAŞVURU YOK

Demircan, kredilerin takiplerini de yaptıklarını belirterek, “Alınan krediler ilgili yerlerde kullanılmadığı tespit edildiğinde faiziyle birlikte kredinin tamamını vatandaştan tahsil ediyoruz” şeklinde konuştu. Demircan ayrıca henüz Sakarya’dan tek bir kişinin bile başvuruda bulunmadığının da altını çizerek, “Can ve mal güvenliğiniz için sağlıksız binalarda oturmayın” dedi.

GECEKONDU YAPILAR

Sakarya Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof.Dr. Kemalettin Yılmaz’da binaların mevcut durumu ve kentsel dönüşüm gerçeği ile ilgili sunum yaptı. Köyden kentlere göç ile ‘ yeterki başımı sokacak bir evim olsun’ mantığı ile yapılan ve daha sonra parası oldukça üzerine kat çıkılan gecekondu yapıların riskli binaları beraberinde getirdiğini ileri süren Prof.Dr. Yılmaz, “Kentsel dönüşüm, bu bölgelerin top yekün iyileştirilmesi. Kentsel dönüşümle binalar daha güvenli olacak. Başarının temel ilkesi; inanç, güven ve halkın gönüllü katılımıdır. Kentsel dönüşümde bu ilke ile hareket başarıyı getirecektir” dedi.

ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMALI

Konuşmaların ardından katılımcılardan gelen sorular yanıtlandı. Gelen sorular arasında belediyelerin bu konudaki yetkileri ve orta hasarlı binalarda kentsel dönüşüm kredilerinden faydalanabilir mi? Dikkat çekici oldu. Bakanlığın bu konuda belediyeleri zorlayıcı yetkisi bulunmadığını söyleyen Yusuf Koç, “Temennimiz yeril yöneticilerin ellerini taşın altına koymaları. Tabi belediyeler bir şey yapmazlarsa da elimiz bağlı oturmayacağız. Bakanlık olarak bölgesel tespit yapma yetkimiz var. Belediyeler bu konuda duyarsız kalırsa, bizde kanundan gelen yetkimizi kullanırız” dedi.

ORTA HASARLI BİNALAR

Orta hasarlı binalara bu kapsamda yer almadığını da belirten Koç, “Ancak bizim yetki verdiğimiz firmalara risk tespiti yaptırabilirler. Eğer binaları riskli çıkarsa o zaman kredilerden faydalanılabilir. Birde orta hasarlı binalar bizim tespit ettiğimiz kentsel dönüşüm alanı içerisinde yer alırsa o zamanda krediden faydalanabilir” şeklinde konuştu.

PLAKET

Programın sonunda NİZAMDER Başkanı Yusuf Demir, Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Mustafa Yılmaz, SATSO Yönetim Kurulu Başkan Vekili Yıldıray Çakar, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Osman Aydın, Jandarma Alay Komutanı Albay Adnan Arslan, katılımcılara plaket verdi. Panele Erenler Belediye Başkanı Cavit Öztürk, Sapanca Belediye Başkanı İbrahim Uslu’nun yanında çok sayıda daire müdürü, kaymakam ve sivil toplum kurulusu temsilcisi katıldı.