Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu’nu 2009 yılında Büyükşehir’e ilk seçildiği günden bu güne dikkatle izliyorum.
Sakarya kamuoyuna ilan edilen her yeni proje açıklamasında şunun altını çiziyor, “Hedefimiz Sakarya için bir tık ilerisi”
Mikro ölçekli yatırımlarla makro bir Sakarya fotoğrafı çekildiğini 2016’nın şu günlerinde daha iyi anlıyorum.
Ne demek istediğimi şöyle izah edeyim: şehrin makûs talihine terk edilmiş atıl binaların canlı birer sanat merkezi, sanat galerisi veya konser salonuna dönüştüğünü gördük.
Şehre nefes aldıran yeni yaşam alanlarını, parkları, meydan düzenlemelerini, şehrin insanını birbirine yaklaştıran mekânların imar edildiğine şahit olduk.
Ulaşımda, altyapıda, içmesuyunda, enerjide, çevrede, sporda, kültürde birçok yeni proje şehre armağan edildi.
Bugün dönüp baktığınızda mahallelere kazandırılan bir sentetik sahanın ‘bir tık ileri seviyeye’ çıkartılıp Ekrem Karaberberoğlu Altyapı Tesisi olarak karşımıza çıktığını görüyoruz.
Veya Ofis Sanat Merkezi’nin, Sakarya Sanat Galerisi’nin bir tık ileri seviyeye getirilerek Kongre Merkezi’nin şehre kazandırılacak olmasının müjdesini alıyoruz.
Bu ‘bir tık ilerisi’ meselesi gerçekten canlı, yaşayan bir şey bana göre.
Kültür sanat alanından devam edecek olursak, tüm bu yatırımları bir tık ileriye taşıyacak 100 bin kitaplık bir kütüphanenin yapılacağını söyleyebiliriz.
Büyükşehir’in proje çizdiğini, binayı bakanlığın yapacağını duyuyoruz haberlerden.
Basına yansıyan şekliyle yıllardır çok çirkin bir şekilde duran stat arkası altyapı tesislerinin yerine ya da eski Serdivan Belediye binasının olduğu yere bu kütüphanenin yapılacağı konuşuluyor.
2 yerde gayet iyi. Ve sanki ‘Var mı bir tık arttıran?’ sorusunun cevabı niteliğindeler.
Şahsi fikrim bu kütüphanenin stat arkasına yapılması olur bu arada. Hazır lafın sırası gelmişken ifade edeyim.
Çünkü stat yeri için de Büyükşehir TOKİ’yle anlaşırsa şehrin kalbi olan o alan çok faydalı kullanılabilir.
Kütüphanenin yapılacağı alanın hemen önüne yemyeşil bir yaşam alanı kazandırılabilir.
Gözünüzün önüne getirebiliyor musunuz?
100 bin kitaplık bir kütüphanenin kapısından çıkıp yemyeşil bir alanla merhabalaşmak, muazzam bir şey olabilir bu!
Her şeyden evvel, şehir dünya standartlarına kavuşur.
Kütüphane, stat arazisine kazandırılacak yeni yaşam alanı ve hemen karşısında hali hazırdaki Kent Park.
Hele hele hemen o bölgedeki Çark Kışlası da kalkar ve o büyük alan etkili bir şekilde değerlendirilirse işte o zaman pastanın çileği de bulunmuş olur.
Yürüyüş yolları, spor alanları, oturma alanları, yemyeşil alanlar tüm bunları toplayın, çıkarın, bölün, çarpın bu denklemin eşittiri mutlu insanlar ve mutlu bir Sakarya olarak karşınıza çıkar.
Büyükşehir Belediyesi’nden ‘bir tık ilerisi’ olarak beklentimiz bu yönde elbette.
Beklentimiz bu yönde dedikten sonra buraya kocaman bir “ANCAK” koymadan geçemiyorum.
Sakarya’da bazı belediyelerin park ve yeşil alan düşmanı olduğunu duyuyoruz ve hatta görüyoruz.
Burada amaç nedir gerçekten anlamış değilim!
New York’ta, Londra’da, Berlin’de nereye giderseniz gidin, dünyanın tüm gelişmiş ülkelerinin merkezlerinde devasa yeşil alanlar vardır.
Yeşil alanlar bu gelişmiş şehirlerin akciğerleridir. İnsanlar yaşayan hücreler olarak bu alanlara muhtaçtırlar.
Hedefin bir tık ilerisi koyulduğu bu şehirde, bazı belediyelerin yeşil alanları kaldırmasının nasıl bir izahı olabilir?
Var mı böyle bir şey?
Parkı kaldırmak, bankları kaldırmak, yeşil alanları yok etmek, yürüyüş yollarını betonlaştırmak, yeşilin üstüne çimento dökmek ne anlama gelir?
Bu gelişme trendine uyulup, bir tık ilerisine el verileceğine, yeşil alanlar çoğaltılacağına ters istikamete giren ilçe belediyelerimiz var ne yazık ki!
Ben şunu bilir şunu söylerim: “Yeşil alanı kaldırmak ihanettir!”
Bu şehrin insanına, bu şehrin yakaladığı gelişmeye, bu şehrin havasına, suyuna, gencinden yaşlısına ihanettir.
Yeşil alanları korumak belediyelerin asli görevidir çünkü.
Bu konuda aksi bir tutum sergilemek ahlaki değildir, hatta İslami de değildir.
“Kıyametin kopacağını bilseniz elinizdeki fidanı dikiniz” buyuran Hz. Peygamber’in (S.A.V) mesajını anlamak herkes için gerekli.
Güzel günler yakınken şunu hatırlatarak bitireyim: en azından şehirleşmede dörtnala koşan bu şehre reva olanlar listesini gözden geçiriniz.
Geçiriniz çünkü, Sakarya’nın yeşiliyle güzel, Sakarya insanının yeşiliyle mutlu olduğunu göreceksiniz!
MAİL: OMERMAHİROGLU5454@GMAİL.COM
