Adamın bir tanesi ormanda avlanırken karşısına aniden ayı çıkmış.

Elindeki tüfeği acele ile ateşlemiş ve ayıyı vurmuş. Vurur vurmaz görevliler gelip başına dikilmişler. “Aman canımı kurtarmak için yaptım” dediyse de kendini kurtaramamış.

Çıkarmışlar hakim karşısına. Adam kendini anlatacak fırsat yok.

“Yaz kızım. Avlanması yasak olan, nesli tükenme tehlikesi ile karşı karşıya olan bu hayvanı öldürdüğü için köylünün şu kadar ceza almasına…”

Dedikten sonra dönmüş köylüye, “Senin diyeceğin var mı?”

“Benim bu kadar ceza alacağımı kim söylüyor?”

“Ankara söylüyor, Ankara!”

“O zaman beni asın!”

“O niye?”

“Bu ayının ki Ankara’da adamı var benim yok o zaman beni asın…”

* * *

Şimdi fındıkçının durumu tam olarak bu.

Üretimini biz yapıyoruz, tüketimini biz yapıyoruz (Hepimiz Nutella yediğimize göre), pazarlamasını Almanya, marka değerini İtalya…

Dünyada üretiminde lideri olduğumuz tek ürün var! Ama biz o ürünü ne satabiliyoruz ne de değerini belirleyebiliyoruz.

Bir şeyin değerini üreticisi belirler. Yani siz kalkıp gidip fırına, “Sen ekmeği bana şu fiyattan satmak zorundasın” diyemezsin. Fırıncı sana der ki, “Ekmek şu fiyat” sen de işine gelirse alırsın işine gelmezse almazsın.

Ama fındık üretiminde iş nasıl gelişiyor?

Adam diyor ki, “Fındığına şu kadar veririm. İşine gelirse satarsın işine gelmezse kendin ye…”

Bu ülkede neredeyse tüm tarım ürünlerinin bir piyasası var.

Ama fındığın yok!

Fındığın denetimi de yok.

Desteklemesi var şükür olsun.

Peki desteklemesi nasıl var? Ürettiğin fındığın miktarına göre mi? Yok!

Ürettiğin fındığın kalitesine göre mi? Yok!

Arazin ne kadar büyükse o kadar fazla destekleme alıyorsun!

Fındıklığında yatan, fındığını en kaliteli şekilde bakan adam ile yan gelip yatan adam aynı alandan aynı desteği alıyor.

Ama destek veriyorlar mı veriyorlar…

Şükürler olsun…

Ama tüm bunlar fındık üreticisine müstahak.

Fındık bölgesinin kaç milletvekili var? Kaç tanesi bu konuyu Meclis gündemine getirmiş?

Fındık gibi bir ürün nasıl bu kadar sahipsiz bırakılır?

Bunu soracak kimse yok!

Benim oğlumu işe koydu, benim evimin önüne yol yaptı diye oy verilmez bir adama.

Ülke menfaati için ne yaptı diye oy verilir.

Al yıllardır fındık üreticisi İtalyan bir beyefendinin iki dudağı arasından çıkacak söze bakıyor.

Adam da durduk yere, “Yahu bu fındık üreticisini yıllarca çok mağdur ettik. Bu sene bunlara durduk yere fazla para vereyim” diyecek değil ya…

Geçtiğimiz günlerde İtalyan Çiftçiler Birliği, Türk fındığını en tehlikeli gıda maddeleri arasında gösterdi.

Hangi yasal dayanak? Belli değil!

Hangi bilimsel test? O da belli değil!

Aynı hafta fındık 10 liraya kadar geriledi.

Kardeşim bu ülkenin bakanı çıkıp “Fındık fiyatı bu şekilde gerilemeye devam ederse devlet olarak müdahale ederiz” demişti.

Bunu dediğinde fındık 13 lira 50 kuruştu.

Hatırlıyor musun?

Twitter: @muniralikara

E-Mail: [email protected]