Sakarya Üniversitesi’nde görevli Doç. Dr. G.S.B. (43), meslektaşı olan kocası H.İ.B.’nin çalıştığı hastanede üçüncü çocuklarının doğumu sırasında bilgisi dışında tüplerini bağlatıp bir daha anne olmasını engellediği için mahkemeye başvurdu. Doç. Dr. G.S.B., İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’ne sunduğu dilekçede 2006 başında üçüncü çocuğuna hamile kaldığını, doktor olan eşinin aldırmasını istediğini ancak buna razı olmadığını kaydetti. Doğumunu eşinin görev yaptığı Şişli’deki özel bir hastanede yaptığını belirten G.S.B., eşiyle ilişkilerinin bozulması ve boşanma sürecine gelmeleri üzerine doğum sonrasında kendisinden izin alınmadan tüplerinin bağlandığının ortaya çıktığını ifade etti. 2011 yılında gerçeği öğrendiğini dile getiren G.S.B., hem operasyonun yapıldığı hastane, hem de doktor A.Ö. aleyhine “izinsiz ve gerekli aydınlatma yapılmaksızın strelizasyon (kısırlaştırma) işlemi yapıldığı” gerekçesiyle 201 bin liralık tazminat davası açtı. G.S.B., hem kocasının hem de doktor A.Ö.’nün “3’üncüyü aldırmak istemedin, biz de mecbur kaldık. Ama senin için iyi oldu. Kariyer sahibi insansın. Ne yapacaksın bu kadar çocuğu?” dediklerini ileri sürdü.

DOKTORDAN DAVA

Davalı doktor A.Ö. ise suçlamalara karşı 200 bin liralık tazminat davası açtı. G.S.B.’nin 3 çocuğunu da kendi elleriyle doğurttuğunu söyleyen Dr. A.Ö., davayı halen boşanma davası süren eşini zor durumda bırakmak için açtığını kaydetti. G.S.B.’nin, tüplerini bağlatmayı, kariyerini ve 3 çocuğunu gerekçe göstererek kendisinin istediğini iddia eden A.Ö., “Tüpler cerrahi yöntemle yeniden açılabilir ya da tüp bebek yoluyla çocuk sahibi olunabilir” dedi.

(Kaynak: habertürk.com)