AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sakarya Milletvekili Şaban Dişli, kardeşi Tümgeneral Mehmet Dişli’nin 15 Temmuz Darbe Girişimine aktif şekilde katıldığı için tutuklanması ardından AK Parti Sakarya teşkilatına mensup bazı eski yöneticiler tarafından linç kampanyasına maruz kaldı.

Geçmişte siyasi kariyer uğruna Dişli’nin peşinden ayrılmayan ve bu gün ki kazanımlarını Dişli ailesine borçlu olan bazı isimler Dişli’ye düşman kesildiler.

Yine geçmişte Ak Parti il yönetiminin tepesinde olan bazı isimler ise geçmişte neden aday gösterilmediklerini sorgulamak yerine bugün Dişli’yi kardeşi üzerinden aleni yıpratarak sözde intikamlarını alıyorlar.

Bu isimlere önceki gün AK Parti il başkan yardımcılığı yapmış bir isim de katıldı.

Bu isimler 15 Temmuz Darbe Girişimi ardından takıntılı bir şekilde Şaban Dişli üzerine giden bir gazetecinin köşe yazılarını ve darbecilere Cumhurbaşkanımız Erdoğan ve Ailesin kaldığı oteli ifşa eden

Sözcü Gazetesi’nin Dişli ile ilgili haberlerini sosyal medya sayfalarında paylaşıyorlar.

Kardeşi FETÖ’cü olduğu için Dişli’yi istifaya davet ediyorlar.

Öncelikle bu isimlerin dertleri FETÖ/PDY terör örgütü filen değil.

Bu yapıya karşı 17-25 Aralık darbe girişimi sonrası da savaş filen de açmış değiller.

Hatta bu isimlerden bir tanesi Dişli’nin 2002-2007 yılları arasında danışmanlığını yapan 17-25 Aralık süreci sonrası Dişli ile mahkemelik olan ve FETÖ’nün kasası olmak suçuyla tutuklanan Durmuş Ali Koçer’in Dişli ailesi ile ilgili iddialarını o günlerde gazetecilere taşıyordu.

17-25 Aralık süreci sonrası FETÖ’cü olduğunu ilan eden Durmuş Ali Koçer’le bir araya gelmekte bir behis görmüyordu.

Yine bu isimlerden bazıları 17-25 Aralık öncesi FETÖ’nün kent yapısı diye adlandırılan ekabir takımıyla kankilerdi. 17-25 Aralık sonrası ise ilişkilerini kestikleri ise muallakta.

Bu isimlerin tek dertleri siyasi kariyerlerini kaybetmelerinden Dişli’ yi sorumlu tutmaları ve bugün intikam alma hissi.

Kardeşi Mehmet Dişli üzerinden Şaban Dişli’yi suçlayanlar; hukukun en temel ilkesi olan suçun ve cezanın şahsiliği ilkesi ayaklar altına alıyorlar.

Sadece hukuku değil İslam Dininin suç, ayıp, günah ve cezanın şahsi olduğu ilkesini de çiğniyorlar.

Şaban Dişli ‘ye sosyal medya hesapları üzerinden savaş açarak linç kampanyası yürüten ve hakaretlerde bulunan AK Partililer varsa ellerinde Şaban Dişli’nin darbeye karıştığına dair bir kanıtları bunu ortaya koymaları gerekmez mi?

Öte yandan AK Parti Sakarya İl Teşkilatı ’da, Genel Başkan Yardımcıları ve milletvekilleri olan bir isme aleni bir şekil de sardıran, hakaret eden ve linç kampanyası başlatan bu partililer hakkında gerekli disiplin çalışmalarını yapmaları gerekmiyor mu?

Dişli’ye açılan linç kampanyasının Dişli kadar AK Parti tüzel kişiliğine de zarar verdiğinin farkında değiller mi?

Son söz olarak ta kimse endişe etmesin.

Şaban Dişli veya herhangi bir AK Partilinin FETÖ ile ilgili en küçük bir ilişkisi varsa Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım bunu af etmezler.

Kimsenin gözünün yaşına bakmazlar.

Bırakın Dişli’yi evlatları olsa af etmezler.

Erdoğan ve Yıldırım’ın kim olursa olsun bütün FETÖ’cülerin hukukun karşısına çıkarıcılıkları ile ilgili onlarca açıklamalarını da unutmayalım.

Twitter: @huseyinozcelik