CUMHURİYET HALK PARTİSİ(CHP) İL BAŞKANI YÜKSEL BÜYÜKAKTEN BİR BASIN TOPLANTISI DÜZENLEYEREK SAPANCA GÖLÜNÜ MASAYA YATIRDI, ÇÖZÜM ÖNERİLERİ SUNDU. İŞTE O AÇIKLAMA;

• GÖL, yıllık 130 milyon m3 su üretmektedir. Oluşturulacak su YÖNETİMİ BİRİMİ kimin ne kadar su alacağını belirlemelidir. Herkesin aldığı su ölçülmelidir. Suyun yüzeydeki 1m’ lik kısmının kaliteli olduğu açıklanmaktadır. Gölde su seviyesi 2m’ den fazla düştüğüne göre su anda kaliteli su içilmemektedir.

• Gölden, SANAYİ SUYU alınmamalıdır. Sanayi kuruluşlarına KARAMAN arıtma tesislerinden çıkan su verilmelidir.

• DOĞA, Gölü 16 dere ile beslemekte ve ÇARK DERESİ ilede kendisini temizlemektedir. Bu nedenle çark deresine yıllık en az 5 milyon m3 su bırakılmalıdır.

• Gölü, Kirletmeden-Kaynakları besleyerek-Kaçakları önleyerek-Kullanarak-Korumak mümkündür. SAPANCA GÖLÜ Neden dünyanın en güzel suyu olmasın (5K-IN Kuralı)

• Gölün birinci derecede kirlenmesi LASTİK TOZLARI ve EGZOS GAZLARI ile olmaktadır. Göl kıyısı 20 m genişlikte yeşil kuşakla kuşaklanmalıdır. Bu alanda sadece yürüyüş ve bisiklet yolu ile park alanları bulunmalıdır. Göl kullanarak korunmalıdır. Otoban ve D-100 Karayollarından gelecek yağmur sularının bir damlası bile göle karışmayacak şekilde Kolektörle toplanıp Karaman arıtma tesislerine taşınmalıdır. Egzoz gazları içinde göl ALIÇ ve MÜRVER ağaçları ile kuşaklanmalıdır. Yapılacak yatırımların tamamı GÖLÜ KİRLETEN BEDELİNİ ÖDER mantığıyla otobandan geçiş ücretlerinden belirli oranda ayrılacak fonlarla karşılanmalıdır.

• Gölün ikinci derecede kirlenmesi ZİRAİ İLAÇLAMA nedeniyle olmaktadır. Göl havzasında ORGANİK TARIM desteklenirse, ilaç kullanılmazsa, köy pazarları kurularak ürün pazarlanmasına destek olunursa sorun çözülecektir. İlaç kullanılmadığı için oluşacak ürün kaybı, gölden alınan 130 milyon m3 suyun ton başına alınan paranın sadece 10 kuruşu meyve ve sebze üreticilerine yıllık 13 milyon TL’ lik destekleme fonuyla giderilecektir. GÖL HAVZASI YÖNETİMİ bunu üstlenmelidir.

• Gölün üçüncü derece kirlenmesi EVSEL ATIKLAR nedeniyle olmaktadır. Bu sorun yapılan kolektörlerle kısmen çözülmüştür. Mevcut kolektörler sağlıklı çalışır hale getirilmelidir. Bunun finansmanı Belediyelerin aldığı atık su paralarıyla karşılanmalıdır.

• Gölü besleyen derelerde, su fabrikalarından önce gürül gürül su akarken su fabrikalarından sonra dereler kurumaktadır. SASKİ ve İSU, su fabrikalarının 2-3 km daha yukarısından dereler üzerindeki suyu alıp, gölün güneyindeki yerleşim yerlerinin su ihtiyacını karşılamalıdır. Derelerdeki güzelim suyu su fabrikaları yerine oralarda yaşayan insanlar kullanmalıdır. Bu yolla su fabrikaları sorunu da çözülecektir.

• SASKİ, şebekede %35 kaçak olduğunu söylemektedir. Bununla, gölden aldığı su ile sattığı su arasındaki farkı kastederek kaçak su kullanıldığını söylemek istiyorsa, bu kendi zaafıdır. SASKİ’ nin yıllık yaklaşık 100 milyon TL’ lik bir kaybı vardır. Buda kendisinin görevini kötüye kullandığını gösterir. Eğer şebekede SU kaçağı var demek istiyorsa bu daha vahimdir. Şehrin altına yıllık yaklaşık 35 milyon m3 su bırakılması anlamına gelir. Zemin sıvılaşmasının bedeli depremde çok ağır ödenmiştir. Bu aynı zamanda şebeke içindeki suyunda kirlenmesidir. SASKİ bu konuya açıklık getirmelidir.

• Gölden en çok orantısız su çeken kurum SASKİ’ dir. SASKİ, Sakarya Bütünşehir oldu, o halde ben herkese su temin etmekle görevliyim. O halde Kaynarca’ ya Akyazı’ ya, Hendek’ e yeni isale hatlarıyla su vereceğim diyor. 2-3 yıl önce yıllık 70 milyon m3 sy çekiyorum diyen SASKİ müşterilerini iki katına çıkarttığına göre aldığı suyu da iki katına çıkarmıştır. Bu nedenle göldeki su çekilmesinin birinci derecede sorumlusu SASKİ’ dir. SASKİ son 5 yılda aldığı su miktarını, gelirlerini, yatırımlarını Kamuoyuna açıklamalıdır. Akçay, Akyazı ve Hendek’ deki dereler üzerine yapılacak yatırımlarla o bölgelere sağlıklı su temin edilmelidir.

• Esentepe,Hızırilyas ve Maltepe tesislerindeki arıtmalar Kimya Mühendisleri odasının denetimine açılmalı, lastik tozları, egzoz gazları ve zirai ilaçların nasıl arıtıldığı Kamuoyu ile paylaşılmalıdır.

• Sakarya Üniversitesi oluşturacağı bilim kurulu ile gölün kirliliği, sorunları ve çözüm önerilerini güncellemeli ve Kamuoyu ile paylaşmalıdır.