2002 yılında siyasi bir gerçek vardı ve o günün koalisyon hükümetinin ülkeyi çıkmaza soktuğunu, artık bu hükümetin millete vereceği hiçbir şeyin kalmadığını gören halk yapılan ilk genel seçimlerde siyasi hayata yeni atılan ancak geçmişi temiz siyasetçiler tarafından kurulan AK Partiyi tek başına iktidara taşıdı…

2002- 1013 yılları arasında yapılan bir çok yerel, genel ve referandum ile halk Ak parti iktidarının icraatlarını beğenmiş olmalı ki oylarını esirgemeden verdiler ve Ak Parti bu süreçte oy oranını hep artırmıştır…

Türkiye Ak parti iktidarı döneminde her alanda önemli sıçrama yapmış, ülke genelinde olduğu gibi uluslar arası boyutta da taktir toplamıştır…

Dünyanın geçiş güzergahında bulunan ülkemiz uluslar arası öneme de sahip olduğundan Türkiye’de ki gelişmeler dünyanın da dikkatini çekmekte ve çıkar grupları, sermaye ve uluslar arası sermaye kendi çıkarlarının dışında hareket eden bir hükümet ile hareket etmemek için bir dizi organizasyonların içinde bir fiil yer alır…

“Bizim verdiğimiz kadarı ile idare edeceksiniz” anlayışı batının az gelişmiş ülkeler için ön gördüğü bir yaşam programıdır, bu programın dışında hareket eden hükümetlere yaşam şansı vermemektedirler…

Bu gün ülkemizde yaşanan siyasi gelişmeler ve Ak Parti üzerinde yapılmaya çalışılan ameliyat aslında “söz dinlemez” olarak bilinen Ak Parti hükümetinin bir an önce yıkılmasına dair yapılan çalışmanın sonucudur…

Peki Türkiye bu ameliyata hazır mı?

Hayır…

Batının ve işbirlikçi yerli taşeronların anlayamadığı ya da üzerinde fazla çalışamadıkları bir konu var…

Halk Ak Parti’yi Genel Başkan ve Başbakan Erdoğan nezdinde hala seviyor ve güveniyor, güven karşılığını da oy olarak sandıkta yerini buluyor…

Yapılan kamuoyu yoklamalarında Ak Partini oy kaybetmediğini gören her kim varsa hızla harekete geçerek yerel seçimler öncesi Ak Partiyi ve üyelerini itibarsızlaştırma amaçlı sözde yolsuzluk adı altında ameliyata aldılar…

Kullandıkları argüman belli…

Toplumun en hassas noktası olan, midesini bulandıran, kısaca termemizde olsanız atılan çamurun temizlenmesine kadar ki süreçte şaibe altında gösterip, basın yayın aracılığı ile sürekli halkı yalan yanlış bilgilendirmeleri sonucunda ameliyatı başarı ile bitirmek istiyorlar…

Başarı nedir?...

Türkiye’nin ve milletin menfaatine olmayan, yoksulluğun, uluslar arası talanın, faiz lobilerinin ve en önemlisi enerji sömürgecilerinin faal olarak faaliyete geçmesi demektir…

Yaşan bu süreçte Ak Parti ile yola devam edip etmeyecekler de su yüzüne çıkmakta, uluslar arası ameliyat ile tehdit edilerek ameliyata zorlanan hükümetin direnmesine, ya da direnme yöntemine karşı gelerek gemiyi terk etmekten çekinmemektedirler…

Halkın “dik dur eğilme bu millet seninle” dediği, “ancak Allah’dan başkasına eğilmeyeceğim” diyen bir Başbakan oynanan her türlü kirli oyunun karşısında “yol arkadaşlarım” dediği ihlaslı, samimi ve dava adamlarını ve Türkiye aşkı ile yanıp tutuşan ekibin yanında olmasını ister…

Bu arada gemiyi terk etmek için fırsat kollayanlar için de fırsat doğmuş oluyor. Bu fırsat aynı zamanda Ak Parti içinde önemli…

Ak Parti bağırsak temizliğini bu arada hılı bir şekilde yapmalı ve yerel seçimlerden önce silkinip kendini toparlamalıdır…

https://twitter.com/TurgutTUNA2